Tarih: 19.10.2023 11:34

ÇOCUKLARIN DA HAKLARI VAR

Facebook Twitter Linked-in

Açılış konuşmalarını Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü ve Yönetim Üst Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan, UNICEF Türkiye Temsilcisi Paolo Marchi, Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör, Üsküdar Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nurper Ülküer ve Kanada New Brunswick Üniversitesi Globalchild Programından Dr. Ziba Vaghri katılım gösterdi.

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Yönetim Üst Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan, çocuk hakları konusunun yanlış bilinen, çocukları koruma hakları gibi anlaşılan bir konu olduğunu ifade etti ve çocuk hakları konusunun toplum tarafından doğru anlaşılmadığını söyledi.  Prof. Dr. Tarhan, “Çocuk bizim çocuğumuz ama bizim kölemiz değil. Köle efendi ilişkisi gibi anne çocuk, baba çocuk ilişkisini görmek çocuk haklarına yönelik yapılan hatalardan biri.” dedi.

“Çocuk hem aileye ait hissedecek kendisini hem de özgür hissedecek.” diyen Tarhan, çocuğun bireyselleşmesine izin verilmediğini, aşırı koruyuculuğun çocukları özgüven düşüklüğüyle yetiştirdiğini ve çocuklarda aileye bağlılık değil bağımlılık oluştuğunu anlattı.

ANNEDEN PSİKOLOG, ÖĞRETMEN OLMAZ

Çocuklara aklının duygularını yönetmesi gerektiğinin öğretilmesinin önemine vurgu yapan Tarhan, bunun öğretilmemesi durumunda uzamış ergenlikler yaşandığını söyledi. Prof. Dr. Tarhan, “Anneden öğretmen olmaz, anneden psikolog olmaz. Anne, annelik rolünü yaşayacak. Anne kaptan gibi olmayacak, çocuğun hayatının kaptanı gibi olmayacak, kılavuz kaptanı gibi olacak. Çocuk hayatını yönetecek anne referans noktası olacak, fikir verecek, kararı çocuğa bırakacak.” dedi.

SAVAŞLAR ÇOCUK HAKLARINA ZARAR VERİYOR

Prof. Dr. Tarhan “İnsanın yalnızlaşmasının bedelini en çok çocuklar ödüyor. Çocuklar ihmal ediliyor, mağdur kalıyor. Savaşta da şu anda pek çok çocuk ölümleri olduğunu görüyoruz. Dün akşam öğrendik Gazze’de hastane bombalandı. 500 kişi ölüyor. Sivil kişiler ölüyor. Çocuk hakları sempozyumunda bu konuya dikkat çekmeden geçemedim. Filler dövüşüyor, çimler eziliyor. Çocuklar eziliyor. İyi ki nükleer silah var diyorum. Dünyada nükleer silah olmasaydı çok büyük savaşlar olurdu. Nükleer silah korkusu büyük savaşları duruyor.” Diyerek savaşların etkisine de dikkat çekti.

Üsküdar Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nurper Ülküer, “Dünya ülkelerinin hemen hemen hepsinin imzaladığı çocuk hakları sözleşmesi 30 yıldır bizimle birlikte. 30 yıldır bu sözleşme çocuk hakları ile birlikte çocuğun bir birey olduğunu bize tekrar tekrar hatırlatıyor. Çocukları kendi yolunu çizen bireyler olarak görür ve bizler sadece bu yolda onlara rehber olabiliriz. Çocuk hakları sözleşmesi bir koruma, gereklilik değil, çocukları yetkin bireyler olarak görebileceğimiz bakış açısı getirmiştir bize.” Dedi.

ÇOCUKLARIN YANINDA OLMAMIZ GEREKİYOR

Kanada New Brunswick Üniversitesi Globalchild Programından Dr. Ziba Vaghri, 21. Yüzyılda çocuk hakları önemine işaret etti. Dr. Vaghri, ” Gezegenimiz önemli sorunlarla karşı karşıya. İklim değişikliği, savaşlar, gıda güvenliği gibi birçok sorun var. Çocuklar da birçok sorunlarla karşı karşıya kalıyorlar. Bizim çocukların yanında olmamız gerekiyor. Ülkeniz çocukların hakları konusunda taahhütlerde bulundu. Bunlar ücretsiz sağlık ve eğitim konusu... Küresel seviyede daha da önemli olan, bu ülkenin kurucu Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk 23 Nisan’ı Çocuk Bayramı olarak ilan etti. Bu büyük bir onur ve örnektir” dedi.

TBMM Çocuk Hakları Komisyonu Kurucu Başkanı Halide İncekara, konuşmasına, “Bugün için renkli kıyafetler giymeyi planlıyordum ama akşam bir soykırıma şahit olunca siyah giymek zorunda hissettim. Aslında hepinizin gözlerinin içine bakarak ümitten aydınlıktan, yapılan bunca güzel çalışmaları, övünerek sizinle paylaşmak isterken bir soykırımla karşılaştım ve bunun ardı arkası gelmiyor.” diye başladı. “Bir ümit doğuyor ya bunları yapmasaydık bu zulüm nerelere varırdı diyorum. Onun için yine de ısrarla bütün kötü örnekler gözümüze batırılırken iyi örnekleri paylaşmaya devam edeceğiz, etmek zorundayız. İyinin yanında durup iyiyi güçlendirirken kötüye karşı da bir lanet okumanın hakkımız olduğunu düşünüyorum.” Diye ekledi.

 

Editör: Burak İnceoğlu




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —