Geçen haftaki yazımızda 1960 ihtilali, 1971 Mart muhtırası ve 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından yaşanan beyin göçünden bahsetmiş ve bazı istatistiki bilgiler vermiştik. Bu bağlamda, bir örnek olması bakımından 60 ihtilalinin ardından Türkiye’yi terk eden Prof.Dr.Fuat SEZGİN’in kurduğu enstitü ile F.Almanya’ya önemli kazanımlar sağladığına dikkat çekmiştik. Bu çalışmamızda 1997, 28 Şubat Süreci ve 2016, 15 Temmuz darbe girişimi sonucu ülke olarak yaşadığımız beyin göçüne ilişkin bilgileri paylaşmak istiyorum.
4- 1997, 28 Şubat Süreci
28 Şubat süreci de beyin göçü konusunda Türkiye için önemli bir zaman dilimidir. Bu süreçte de silahlı kuvvetlerin hükümetler üzerindeki baskısı sonucu bir nesil acıların ve sıkıntıların kurbanı olmuştur. Başörtüsü konusunda zamanın üniversite yönetimleri büyük bir hukuk skandalına imza atmış ve yine bu güzelim yurdum insanına Ülkemiz zindan edilmiştir adeta. Başörtüsünden dolayı yüzlerce öğrencinin okuma hakkı elinden alınmış, onlarca memurun işine son verilmiştir.
Bir taraftan kız çocuklarının eğitimi önemsenirken diğer taraftan başörtüsü nedeniyle çok sayıda kız öğrenci lise ve üniversite eğitiminden mahrum edilmiştir. Konu, Leyla ŞAHİN isimli bir öğrenci tarafından eğitim hakkı elinden alındığı gerekçesi ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine de taşınmıştır.
Dönemin cumhurbaşkanı başörtüsü ile okumak isteyen ve temel haklardan sayılan “eğitim hakkı” elinden alınan vatandaşlarına çok pişkin bir şekilde “Başörtüsü ile okumak istiyorsanız başka ülkelere (S. Arabistan) gidin...” diyebilmiştir.
5- 2016, 15 Temmuz Darbe Girişimi
Bu darbe girişimi öncesinde “Ergenekon, Balyoz Davası” olarak bilinen Türk Silahlı Kuvvetlerine yönelik kumpas davasında; onlarca subay (68 General, 125 Albay) ordudan ihraç edilmiş, suçlamaları gururuna yediremeyenlerden intihar edenler olmuş, bazıları da hapisle cezalandırılmıştır.
15 Temmuz Askeri Darbesi sonrasında, kaybedilen genel insan gücü rakamlarına geçmeden önce, 2016-2018 Yılları arasında sadece Hollanda özelinde, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının iş başvurusu ile ilgili sayısal verilere bakıldığında, olayın insan gücü kaybı, bir diğer ifade ile beyin göçü bakımından küçümsenecek veya geçiştirilecek boyutta olmadığı görülecektir.
Hollanda Göç ve Vatandaşlık Kurumu (IND) tarafından verilen rakamlara göre Türkiye’den,
san, Roketsan, TÜBİTAK’ta çalışan tecrübeli bilgisayar mühendisleri de var) olan T.C Vatandaşı Hollanda'ya iş başvurusu yapmıştır.
Diğer taraftan, darbe girişimi sonrasında yaşananlara genel rakamlar üzerinden göz atıldığında Türkiye’nin kayıplarının hangi boyutlarda olduğu ve vahameti daha net görülecektir. Bu rakamlar beyin göçü konusunda ülkemizin ne büyük kayıplar verdiğinin göstergesidir.
Darbe girişimi sonrasında;
Diğer taraftan, Türkiye 2017 yılında dünyada en çok milyoner kaybeden 3. ülke olmuştur (2016’da 5. sırada idi. Kaynak; Günlük Gazeteler).
Konu ile ilgili olarak Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı'nın (IAB) verileri bağlamında yapılan hesaplamaya göre; beyin göçü nedeniyle son 10 yıl içinde Türkiye'nin kaybı 230 Milyar Dolar olarak hesaplanmaktadır. (Bu rakam, İstanbul Havalimanı’ndan yedi tane yapacak bir miktara karşılık gelmektedir).
(Yönetimin Temel İlkeleri ve Beyin Göçünden İnsan Gücü Kayıplarımız- HAFTAYA)
Kaynakça:
1- DEİK (Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu) Uluslararası Yüksek Öğretim ve Türkiye’nin Konumu Eğitim Ekonomisi İş Konseyi Raporu, İstanbul, Mart 2013.
3- https://www.hurriyet.com.tr/egitim/beyin-gocu-degil-beyin-gucu-40263464
4-2.Yılında OHAL’in Toplumsal Maliyetleri Araştırma Raporu, Ocak,2019
İstanbul
19.01.2025