2011 Mart ayında belediye meclisinden belediye başkanı seçildikten sonra hep yalnızlıkları oynadı. Bu konuda "Atila Aydıner istenmiyor mu?" köşe yazımızda, "Neden" diye attığımız gazete manşetinde, teşkilat yalnız bıraktığını, hatta Atila Aydıner´in programlarının sapote edildiğini yazmıştık. Geçen 7 sene sonunda değişen bir şey olmadı aynısını görmek mümkün.

Atila Aydıner öncesi en ufak bir etkinlik bile miting havasında ve kalabalıkla geçmesine rağmen, Atila Aydıner döneminde hiç bir etkinliğin kalabalık olmadığını gördük.

Sahne tırını Demirkapı caddesine çekerek program yapmak, katılımcıları güneş altında bırakmak, aday tanıtım programında boş türbinlere konuşturtmak, engelliler yürüyüşünde zoraki toplanan bir avuçla başkanı yalnız yürütmek bunun en büyük kanıtıdır.

ETKİNLİKLER BOŞ, ETKİNLİKLERDE YALNIZ

Etkinliklerde kalabalık toplamak belediye başkanının, belediye başkan yardımcılarının, müdürlerin işi değil, belediyenin bağlı bulunduğu partinin ilçe teşkilatının, başkanının işidir.

2009 Yerel seçimlerinde aday tanıtım toplantısında tıklım tıklım salonu dolduran aynı ilçe yöneticileri, 2014 aday tanıtım toplantısında aynı salonda adayı boş türbinlere konuşturdu. Aday tanıtım toplantısında ilçe başkanının konuşması sonrası direk aday çıkması gerekirken, gençlik kolu, kadın kolu bölge milletvekilinin konuşmasına yer yoktu ama arka arkaya gelen konuşmalar azda olsa var olan kalabalığı da kaçırmıştı. Aday boş türbinlere ve zaten olanı biteni bilen protokole konuştu.

Peki 2014 sonrası değişen ilçe yönetimleri bunu toparlaya bildi mi? Kocaman bir HAYIR....

Cemil Yıldız sonrası gelen Kemal Oğuz Kıdıl ve şimdi de Ersin Saçlı yönetiminde olan ilçe teşkilatları belediye etkinliklerine hiç önem vermiyor. Son yapılan etkinliklerde ilçe teşkilatından ne başkan ne yöneticiler sahada yerini almıyor, yöneticiler veya başkan yer alsa da kalabalık toplanmıyor. Atila Aydıner kendisi ve başkan yardımcılarıyla birlikte zoraki itekleyerek götürmeye çalışıyor. En son engelliler yürüyüşü içler açısıydı. İlçe yönetiminden kimse yoktu. Sadece Gençlik Kolu Başkanı Ozan Karadeniz vardı oda kenardan kenardan yürüdü.

Adaylık süreci başladığı dönemlerde de aynı yalnızlığını, Atila Aydıner´e karşı gizli bir savaş verildiğini görmek mümkün. 2009 Yerel seçimlerinde yaşananlar, 2014 seçimlerinde yaşananlar yine aynen yaşanıyor.  2014 Yılında oluşturulmaya çalışılan kirli oyunlar gene devam ediyor. 2014 Seçimleri öncesi  kurulan kirli oyunları deşifre etmiştik. Yine aynı kirli oyunlar oynanıyor. 2011 yılından beri belediye başkanı olan Atila Aydıner yerinde duruyor, 3. ilçe başkanı değişiyor, kırılgan bir ilçe olmasına rağmen referandum da bile oy oranı düşmüyor ama her dönem olduğu gibi kara bir propaganda "Atila Aydıner istenmiyor, aday olursa kaybederiz." diye kara propaganda yapılıyor. Halbu ki, bu kara propagandayı  yapanlar  Atila Aydıner kaybetmiyor, mensubu olduğu siyasi partiye zarar veriyor, bir dava adamı olmadıkları ortaya çıkıyor, menfaatler ve güç çatışmasında güven zedeleniyor,  kamuoyunda partinin adı lekeleniyor.

Belki bu yazıyı okuyanlar Atila Aydıner´i eleştirirken bu gün destek veriyor diye algılayacaklar ama beni bilen bilir her zaman yanlış gördüğüm ne varsa ve kimden gelirse haksızlığın karşısında durdum her zamanda durmaya devam edeceğim. Onun için daha önceden olduğu gibi son günlerde yaşananları gördüğüm için bu yazıyı yazmayı zorunlu hissettim.

Kara propaganda kimden  gelirse gelsin, kime karşı yapılırsa yapılsın çirkin bir şeydir. Aynı partiden aday adayı olup da mevcut başkanı bu kadar aşağılar derecede eleştirilere kim izin veriyor, hala neden ses çıkarılmıyor hala anlamış değilim. Aday adayları elini kolunu sallaya sallaya ortalıkta gezip, mevcut başkanı yerden yere vururken yetkili organlar neyi bekliyor?

Siyasetinde, rekabetinde ahlak kuralları içinde yürümesi gerektiği kanaatindeyim. Evet Atila Aydıner´in hatası yok mu, elbette var. Ama eleştirinin de bir dozu olur, dili olur. Hizmetlerinde eksikler vardır, projelerinde eksikler vardır bunlar üzerinde daha iyi yapmak için rekabete girilebilir ama Atila Aydıner için ahlak dışı iş yaptı gibi benzeri söylemleri de hakketmiyor. Bu belediye yalnızca Atila Aydıner´in değil Bayrampaşa´nın ve AK Partili bir belediye başkanıysa yalnız bırakılmayı da hakketmiyor.

Atila Aydıner´in hatası demek ki bunca zamandır, ilçe başkanlığı ve belediye başkanlığı ve daha önceleri hep arkadaşlarına güvenmiş menfaat ilişkileriyle kimseyi kendisine bağlamamış etrafına yalakaları toplamamış ki bu gün yalnız kalıyor. Belli ki kimseyi menfaatler zincirinde kendisine bağlamamış. En garip olan da belediyeden hala menfaatlenen, kaymağını yiyenler de Atila Aydıner´i yalnız bırakıyor.

Yani işin kısacası bunca zamandır başarılı ve başarısız icraatlarında Paşa vadisinde savaşını hep yalnız verdi, yalnız vermeye de devam edecek. Şimden sonra belki bir etrafına bakar ama çok geç oluyor....