İBRAHİM YILDIRIM

Tarih: 06.05.2022 08:38

NEZAKET VE SAYGI

Facebook Twitter Linked-in

NEZÂKET ve SAYGI 

Son zamanlarda, ekonomik sıkıntıların bunalttığı bir evreyi yaşıyoruz. İnşallah bir gün bu yaşadığımız sıkıntılar son bulur… Bunlardan daha fecisi ise, toplum olarak bizi inkıraza götürecek, bireylerin birbirlerine olan saygısız, tavırlarıdır. Bu hal ekonomik krizden de kötüsüdür. 

Maalesef siyaset adamları arasında yaygın hale gelen bu nezaketsiz söylemler, toplumda yaygınlaşmasını intaç etmiştir. 

Osmanlı yazım tekniğinde , gerek yazışmalar,  gerek telgraf metinleri muhatabına “efendim” hitabıyla biterdi. Bunlar unutuldu. Diplomasi dili de rafa kalktı. Şimdi söz ayağa düştü. Troller ile de muarızına her türlü hakaret ve küfürlerle hitap yaygınlaşır hale geldi. İşte bu gidiş hayra alamet değil… 

Bu haftaki yazımızda, bir nezaket örneği olan bir öğretmen bir edip şahsiyetten bahsedeceğim :

Recaizade Mahmud Ekrem ( 1843- 1914) , şedîd’üt-teessür , rakîk’ul kalp ve fevkalâde hassas biridir. Onu , “halîm, nâzikâlicenâp,  nezîh  ve asil bir zât” olarak tanımlayanların yanında muârızları “kibir , azamet ve kindar “ olduğunu söylerler. Mekteb-i Mülkiye’de hocalık ettiği sırada , derslerdeöğrencisine “zât- âliniz” diye hitap eder, tavrında ve sözünde ve giyiminde edep , terbiye ve nezâket ve zerafete azami derecede riayet eder. Setresini iliklemeden derse girmez.

Oğlu Nijad’ın kaybı Ekrem ‘in hayatında bir dönüm noktasıdır. İstinye’deki yalısını satar ve Firuzağa’da aldığı iki küçük kargir evi birbirine ekleyerek buraya çekilir.  
Oğlu Nijad’ın arkasından yazdığı şiir bir baba yüreğinin feryadıdır . Bugün umursamazlığın,  duygusuzluğun ve merhametsizliğin hüküm sürdüğü günümüz ortamında ,  merhametin, şefkatin ve sevginin doldurduğu yoğun duyguların , çağlayanıdır : 

 

AH NİJAD!

Hasret beni cayır cayır yakarken

Bedenimde buzdan bir el yürüyor.

Hayaline çılgın çılgın bakarken

Kapanası gözümü kan bürüyor.

*

Dağda kırda rasgetirsem bir dere

Gözyaşlarım akıtarak çağlarım.

Yollardaki ufak ufak izlere

Senin sanıp bakar bakar ağlarım.

**

Güneş güler, kuşlar uçar havada,

Uyanırlar nazlı nazlı çiçekler…

Yalnız mısın o karanlık yuvada?

Yok mu seni bir kayırır, bir bekler?

**

Can isterken hasret oduyla yansın,

Varlık beni alil alil sürüyor.

Bu kaygıya yürek nasıl dayansın?

Bedenciğin topraklarda çürüyor!

**

Bu ayrılık bana yaman geldi pek,

Ruhum hasta, kırık kolum kanadım.

Ya gel bana, ya oraya beni çek,

Gözüm nuru oğulcuğum, Nijad'ım!

Recaizade Mahmud Ekrem

Efendim , bir hadis mealiydi : “Yerdekilere merhamet ediniz ki, göktekiler de size merhamet etsin.” 
Cenab-ı Allah’ın 99 güzel ismindendir ; Rahmân ve Rahîm. Besmeleye bu güzel isimlerine dehaletle başlamamız ondandır. Hepinize sevgiler ve saygılar, efendim. 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —