MEHMET CEYLAN

Tarih: 13.02.2022 11:49

İTTİFAK İLE MUTABAKAT ARASINDA KALMAK

Facebook Twitter Linked-in

Son zamanlarda muhalefet partileri arasında birlikte çalışma iştahı kabardı. Güçlendirilmiş demokrasi etrafında birleşenler gündemi meşgul etmeye başladı. Altı siyasi parti genel başkanı da toplantısını yaptı.

Tatbiki ülke problemleri üzerinde birlikte hareket etmek güzel şeylerdir. Ama bu birlikteliklerin sonunu da düşünmek gerekir. Nereye gider nasıl olur. Gerçekten ülke açısından faydalı olur mu, olmaz mı, nasıl bir birliktelik faydalı olur, ittifak nasıl olacak, mutabakat nasıl olacak bunları iyi hesaplamak gerekir.

Bu organizasyon Kemal Kılıçdaroğlu ve Ahmet Davutoğlu üzerinden yürüyor. Burada durmak istediğimiz durum Kemal Kılıçdaroğlu ve Ahmet Davutoğlu’nun organizasyonu belli konularda mutabakat, zaman içinde kendi içlerinde ittifak mı olacak, yoksa bu mutabakatı ittifak adıyla mı sürdürecekler?

Öncelikle mutabakat ve ittifakı bir sorgulamak lazım, ittifak ve muatbakat aynı şey değildir. 

İttifak; aynı düşünce, aynı inanç yapıları bir olanların ortaklığı, anlaşması, aynı yolda yürümesi, daireleri ayrı olsa da o binayı birlikte yapmalarıdır.

Mutabakat; farklı fikirlerde olmalarına rağmen belli noktalar üzerinde fikir birliğine varmalarıdır. Sürekli birlikte yol yürümeleri mümkün değildir.

Buna göre şu an yürüyen ve oluşacak gibi görünen ittifakların durumuna bir bakalım. 

Cumhuriyet ittifakı ile Millet ittifakı arasında en büyük fark, Cumhur ittifakı partileri arasında çok büyük bir fark yok. Millet ittifakı partileri arasında ciddi bir fikir ayrılığı var. Bu durumda Cumhur ittifakı, ittifak şartlarına uygun ama millet ittifakı, ittifak şartlarına değil mutabakat şartlarına daha uygun görülüyor. İtekleyerek yürümeye çalışsa da bir çok konuda farkları görülüyor. Bir ittifaktan daha çok belli konular üzerinde mutabakat oluşturmaya çalıyorlar.

AHMET DAVUTOĞLU YANLIŞ ATA OYNUYOR

Burada asıl yeni kurulan partilerin ne yapacağı önemli. Çünkü diğer partiler 2018 seçimlerinin zorlamasıyla bir araya geldiler o günden beri birlikte hareket etmeye çalışıyor.

Burada asıl Gelecek ile DEVA nasıl bir yol alacak. Ali Babacan daha sessiz dururken Ahmet Davutoğlu organizasyonu tamamlamak için çaba sarfediyor. 

Ahmet Davutoğlu bir gazeteye verdiği röportajda “Seçim sonrasını da hesaba katan güçlendirilmiş bir ittifak mekanizması arayışı” diyerek çok geniş bir daire çiziyor. 

Yine Davutoğlu; “Ne kadar siyasi damar varsa hepsinin bir masada buluşarak geleceğin inşasına omuz vermeleri gerekiyor”

Bu söylemler güzel sözler ama bu söylemler gerçekleşebilir mi?

Ülke problemleri üzerinde tüm kesimlerle milli mutabakat yapılması mümkün ve güzel bir şeydir fakat tüm zamanlarda ittifak yapması aynı yolda yürümesi mümkün değildir. 

Milliyetçi ve muhafazakar yapılı bir parti ile sol görüşlü, veya ırkçı bir partiyle hangi ortak noktalarda buluşacak? 

Kim ne derse desin bu ülkede %70 - %30 seçmen profili geçerlidir. Şu an ırkçı düşünce partilerin oy oyanı yaklaşık %15 i buluyor. Sol ve ırkçı partilerin seçmeni yaklaşık %45 oy potansiyelini oluşturuyor. Diğer %55 ne yapsanız yapın %45 ilk kesimin logosunun olduğu yerde olmak istemez, oyunu vermez. Bunu aslında hem 2018’de genel seçimlerde hem 2019 yerel seçimlerde net görüldü. 

Bu %55 seçmen kesimine hangi partiler hitabediyor? 

2018 genel seçimlerine kadar bu seçmen blokuna AK Parti, MHP kısmen, Saadet, Millet, BBP gibi partilerdi. 2018 yılında başlayan yeniden partileşme ile bu kesime İYİ Parti katılmıştı, şimdi Gelecek, YRP ve Deva partileri de katıldı. 

Son görünümde bu %55 seçmen blokunu AK Parti, iYİ Parti , Gelecek, DEVA, MHP kısmen SP, YRP, MP, BBP, DP gibi partiler forsa edecek. O zaman ittifaklar bu partiler arasında birbiriyle olmalıdır. Zaten AK Parti, MHP ve BBP ittifak halinde olduğuna göre aynı safta olan üç parti dışıNda kalan partiler arasında ittifak istenirse yapılabilir. 

Ahmet Davutoğlu gerçekten milli bir ittifak yapmak istiyorsa, o manevi binayı yapmak istiyorsa 1991 projesini almalı onu geliştirmeli bu ittifakı oluşturmalıdır. İttifak, mutabakat ve iltihak ayrı şeylerdir. Kimse iltihak etmez. Kurulacak milli bir ittifakla ülke adına büyük bir adım atılmış olur. 

Ahmet Davutoğlu, Meral Akşener, tabi bir sakıncaları, çekincemeleri yoksa yan yana gelip birlikte organize ederek, yanlarına SP, DP, YRP, MP ayrı bir ittifak oluşturursa gerçekten milli bir ittifak olur, 1991 ruhu yaşatılır. Yoksa öyle seçim sonrası bir ittifaktan söz etmek mümkün değil, Cumhur ittifakı tarafının dediği gibi, adına sadece iktidarı, yani Erdoğan’ı düşürmek için bir araya gelmiş denir, adı ittifak falan olmaz.

Milli mutabakat tüm kesimlerle olur ama milli ittifak aynı safta olanlarla olur.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —