Seçimler geldi kapımıza dayandı. 24 Haziran 2018 Pazar günü yani yarın sandık başına gidip, parlamento ve cumhurbaşkanı için oy kullanacağız.
Bu seçimler değişik bir seçim olacak. İlk kez yeni bir sistem için oy kullanacağız. Elimize iki pusula verilecek birisi cumhurbaşkanı, diğeri parlamento yani milletvekili için oy kullanacağız. Yeni bir sistem, görünürde ittifak ama partilere ayrı ayrı oy vereceğiz. Parlamentoda ittifak olarak görünmesine rağmen herkes kendi partisinden milletvekili çıkabilmek için yarış yapacak.
KORKU ALGISI
Seçimler öncesi vatandaşın kafasına sokulmak istenen bir korku algısı var. Seçimlerde sandık güvenliği yok, oylar çalınacak, şimdiden oylar hazırlanmış, seçmene dışarıda oy parayla satılacak v.s v.s. Bu korku algısı her seçim zamanında yapılır ama bizim seçmenimiz de devletimiz de gereken tedbiri alır korkuları boşa çıkarır. Buna inanmalıyız, inanmak zorundayız, hür irademizle gidip oyumuzu kullanmalıyız.
Başka bir korku var, aman ha seçimlerde mevcut iktidar kaybederse iç savaş çıkar, krizler olur ülke çöker. Yapmayın bu ülke çok krizler gördü, çok seçim kaybedenler kazananlar oldu ama sapa sağlam ayakta kaldı. Bizim milletimiz çok sorgulayan bir millet olmasa da yerine göre ferasetini gösterir, metanetini korur. Kısa bir süre önce 15 Temmuz gibi hain bir saldırı karşısında millet hem dik durmasıyla, hem de metanetli davranmasıyla ağır bir saldırıyı çabucak önlemiş yaraları da kısa sürede sarmıştır.
Bizim milletimiz bilir ki, bu bir savaş değil bu bir seçim Erdoğan´da, İnce´de, Akşener´de, Karamollaoğlu´da bu milletin, bu ülkenin bir parçası. Seçimler geçer kim kazanırsa hayırlı olsun demesini bilir. Sakin ve metanetle dener olmadı değiştirmesini de bilir.
Onun için korku algısı yapan provokatörlere meydan vermeden huzur içinde aklın ve vicdanın birleştiği hür iradeyle oyumuzu verelim.
ILIMAN HAVADA SEÇİM YARIŞI
Bu seçimlere giderken, propaganda döneminde geçmiş seçimlere nazaran daha ılıman hava vardı.Cumhurbaşkanı adayları ve siyasetçiler çok fazla çiğ, tahrikkar, ötekileştirici, düşmanlaştırıcı dil kullanmadılar. İlk başta yaşanılan ittifakları tarif eden dil çabuk önü kesildi. Tepedeki bu yumuşama topluma da yansıdı. Melase geçtiğimiz yıl yapılan referandum seçimleri öncesi hayır verenin hain terörist ve terör örgütleriyle bir olur algısı, ilk zamanda Cumhur ittifakı dışındakilere şer ittifakı söylemleri sonraları daha ılıman havaya büründü. Buda seçmen ve toplum açısından olumlu oldu. Parkta, otobüste, minübüste, kahvede evde yapılan konuşmalarda bunun etkileri görüldü. Herkes çok rahat fikrini söyler oldu. Bu duruş bu dil her zaman devam etmeli ki, toplum huzurlu olsun.
KİM NASIL OY ALIR
Kimin nasıl ne kadar oy alacağı sandıklarda belli olacak. Seçim yasakları olduğu için rakamsal bir tahminde de bulunmamız mümkün değil. Fakat bu seçimler geçmiş seçimlerden çok farklı görünüyor. Tahminleri altüst edecek bir seçim olacağı görülüyor. Hiç kimsenin alacağı oy sandıkta keklik değil.
Yorumcuları bile dinlerken ben kendim hayretler içinde kalıyorum. Çünkü açık açık akıllarından geçeni söyleyemediklerini hissediyorum. Zorlandıklarını, aslında önlerine koydukları durumu açıklamaktan çekindiklerini hissediyorum.
Partilerin önceki dönem aldıkları oylara, şimdi alabilecekleri oylara bakacak olursak çok farklı bir fotoğraf çıkıyor karşımıza. Gerek partilerin parlamentoda gerekse cumhurbaşkanı adaylarına baktığımız zaman bunu görebiliyoruz.
RECEP TAYYİP ERDOĞAN; Tartışmasız 16 yıllık bir başarısı, iktidar olma avantajı, Cesur olması, hitabet kabiliyetiyle en çok oyu alabilecek aday. Fakat son yıllarda çokta hoş olmayan ekonomik ve toplumsal krizler ne kadar etkileyecek net görülemiyor.
MUHARREM İNCE; CHP içinden çıkmasına rağmen, CHP jargonu dışına çıktı. Önceden tartışmasız lafının üstüne laf söylenemeyen, yani hitabetinin güçlü olmasını ve halka inmesini sağlayan Recep Tayyip Erdoğan´a rahat cevap verip aynı jargonu kullanması, ortaya da çok akademik değil ama halkın kulağına hoş gelecek vaatlerde bulunmasıyla partisinin üstünde ne kadar oy alacağı çok tahmin edilemiyor. Partisinin üstünde bayağı bir oy alması bekleniyor. Ama bence kutu kapalı.
MERAL AKŞENER; Asıl tahminleri altüst eden aday Meral Akşener. Çıkışından itibaren yorumcuların ortak kanaati, CHP ve MHP´yi böleceği. Ama Meral Akşener portresine baktığımız zaman evet denilen partilerden kısmen oy alacaktır ama CHP´li değil, MHP´li olması 2007 sonrası milletvekili olması ve genel başkanı adayı olması kadar. Nereden geliyor DYP milletvekili ve içişleri bakanlığı yapmış biraz liberal sağa yakın merkez sağdan geliyor, muhafazakar sağa yakınlığı var. Bu kesimin oyu şu an nerede? AK Parti´de duruyor. Bu kanattan oy alır mı? Muhtemel alır, ama nekadar? Seçmen cesur duruşu seviyor. Her ne yapıldıysa cesur duruşundan ödün vermeden yoluna devam etti mi? Etti. Recep Tayyip Erdoğan´ın cesur duruş damarından bir damar var? var. Bunları topladığımız zaman ne kadar ve nereden oy alacağını kestirmek zor. Asıl oyu merkez sağdan alacağı kesin gibi.
Temel Karamollaoğlu; Çok fazla cumhurbaşkanlığı seçiminde oy alabileceğini görmek mümkün değil, parlamentoda daha çok alır Saadet Partisi olarak diye düşünüyorum. Ama bir soru milli görüş oyları AK Parti´de ne kadar geçiş yapar bu durumda bir kapalı kutu.
Selahattin Demirtaş; İçin siyasallaşan bir Kürt seçmeni ile oyunu koruyacağını düşünüyorum.
Siyasi partiler ve adayları böyle ama siyasi parti fanatikliği olmayan, geçen yıl referandum seçimlerinde büyük rol oynadığını düşündüğüm, Ankara, İstanbul´da evet´in kaybetmesini buna bağladığım okuyan, soran sorgulayan entelektüel kesim nasıl bir duruş gösterecek oda ayrıca değerlendirilmesi gerek bir durum.
Bütün bu durma baktığımız zaman tahmin yapmak cidden eski seçimlere göre çok zor. Ama bir şey görülüyor ki, gerek bir önceki çatı adaylı cumhurbaşkanlığı seçimini göz önüne alırsak ve geçen yılki referandumu göz önüne alırsak ikinci tura kalacağı görülüyor. İkinci tura Recep Tayyip Erdoğan ve Muharrem İnce gibi görünmesine rağmen Meral Akşener sürprizini göz ardı etmemek lazım.
Parlamento seçimlerine partiler bazında da baktığımız zaman, burada da farklı bir yapı oluşabileceğinin sinyallerini görmek mümkün. İttifaklar dolayısıyla vekil dağılımda bir denge olacak. Ve gene İYİ Partinin nereden ne kadar oy alacağı kocaman bir soru işareti. Geçmiş seçimlerde ideolojik partiler dışında geneli temsil eden merkez sağ seçmenin AK parti dışında bir alternatif bulamadığı kesindi. Merkez sağ dediğimiz orta alanda duran seçmen ideolojik partilere oy vermez. Bu kez AK parti tipi bir parti olarak İYİ Partiyi görebilir. Saadet Partisi cumhurbaşkanlığında çok yüklenmese bile fazla vekil çıkarma açısından parlamento seçimlerinde yüklenebileceği görülmektedir, çünkü baraj sorunu yok vekil çıkarmaya çalışacaktır. HPD baraj üstünde görülmesine rağmen Saadet partinsin çıkışı, baraj sorunu olmaması, doğu ve güneydoğuda bölgenin kabulleneceği adaylar göstermesi, geçmişte muhafazakar adaylar vasıtasıyla aldığı Kürt muhafazakar oyları kaybederek çok ince bir çizgide baraj sorunu olabilir diye düşünüyorum.
Her ne olursa olsun, kim kazanırsa kazansın demokrasinin ve hukuk devleti kurallarında vatandaşın metanet ve olgunluk içinde karşılayacağını hayırlı olsun diyeceğini düşünüyoruz.
Kaybeden kazananı, kazanan kaybedeni bu güzel yarıştan dolayı tebrik etmeli, kazanan bu değişik sistemde mutlaka milli mutabakat ışığında ülkeyi yönetmeli. Toplumu ayrıştırmadan, ötekileştirmeden bir olmak adına yönetmelidir. Eğitimde, yargıda, ekonomide ciddi problemler olduğu gibi toplumsal değerlerimizde de zedelenmeler var, bunun ortadan kalması ve değer ayarlarımıza dönmemiz gerekmektedir.
Vatandaş olarak gidelim gönlümüzün el verdiği aklımızın yön verdiği aday ve partiye oy verelim, oyumuza sahip çıkalım, korku algısını da bir tarafa terk edelim.
24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri ülkemize, toplumuza, ve insanlığa hayırlar getirmesini dilerim. Kim kazanırsa şimdiden tebrik ediyorum.
İstanbul
23.11.2024