19 Mayıs Günü tüm yurtta ve KKTC’de bir coşku ile kutlanan “Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” üstünde düşünüp biraz anlamak gerekir sanırım.
Öncelikle şunu söyleyeyim ki 19 Mayıs bir spor bayramının çok üstünde bir anlamı var.
Kısaca bugünün kutlanmasının tarihi seyrine bakalım. 1926 Yılında “Gazi Günü” 1935 Yılında “Atatürk Günü” 1938 “Gençlik ve Spor Bayramı, 1981 Yılında “Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” olarak kutlana geldi.
Her yıl devlet töreniyle 1-2-3 numara mülki amirlerin, siyasi partilerin, STK ve tüm kurumların birlikte kutlandığı 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, gençlik ve Spor Bayramı, 2012 Yılından itibaren, il ve ilçelerde Gençlik ve Spor Müdürlüklerimce kutlanmaya başlandı.
19 Mayıs 1919 Yılının anlam ve önemine baktığımız zaman bu günkü bayram isminin çok üstünde bir anlam taşıdığını görüyoruz.
1918 Yılına gelindiği zaman Avrupa’nın Hasta adamı, 1. Dünya savaşında müttefiklerin kaybetmesi sonrası savaş yenilgisi bir imparatorluk, imzaladığı ateşkes ile boğazların hakimiyetini, yeraltı kaynaklarının kullanım haklarını ve donanma ile ordu üzerindeki tüm emir haklarını İtilaf Devletleri’ne devretmiş, ablukaya alınmış bir Osmanlı var.
İşte tamda bu sebepten anlamı büyük 1919 tarihinin, Samsun’a yani Anadolu’ya ayak basmanın.
Samsun’a Mustafa Kemal Atatürk’ü yolcu ederken VI Mehmet yani Sultan Vahdettin’in şu sözü her şeyi anlatıyor.
Sultan Vahdettin; “Paşa, paşa! Şimdiye dek devlete çok hizmet ettin. Bunların hepsi artık bu kitaba girmiştir, tarihe geçmiştir!.. Bunları unutun, asıl şimdi yapacağınız hizmet hepsinden daha önemli olabilir! Paşa, paşa... Devleti kurtarabilirsin!.”
Yine Mustafa Kemal Atatürk Nutuk’ta; “Osmanlı ülkeleri bütün bütüne parçalanmıştı. Ortada bir avuç Türkün barındığı bir ata yurdu kalmıştı. Son sorun, bunun da paylaşılmasını sağlamak için uğraşılmaktan başka bir şey değildi. Osmanlı Devleti, onun bağımsızlığı, padişah, halife, hükûmet, bunların hepsi anlamını yitirmiş birtakım anlamsız sözlerdi.
Neyin ve kimin dokunulmazlığı için kimden ve ne gibi yardım istemek düşünülüyordu?
Öyleyse sağlam ve gerçek karar ne olabilirdi?
Baylar, bu durum karşısında bir tek karar vardı. O da ulus egemenliğine dayanan, tam bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak.
İşte, daha İstanbul'dan çıkmadan önce düşündüğümüz ve Samsun'da Anadolu topraklarına ayak basar basmaz uygulamaya başladığımız karar, bu karar olmuştur” Diyor.
Bu sözler bile gösteriyor ki; 19 Mayıs 1919 tarihinin anlamını öyle sadece bir spor bayramı şekline sokacak kadar basit olmadığını gösteriyor.
19 Mayıs 1919 bir kurtuluş ve kuruluş destanın adıdır.
19 Mayıs 1919 bir hürriyet mücadelesi, tam bağımsız bir Türk devletinin kuruluşu için atılan adımdır.
19 Mayıs 1919 Milli mücadele ruhunun var olduğu gündür.
19 Mayıs 1919 Türk Milletinin Varlık ve Bekasıdır.
19 Mayıs 1919 Türk ve İslam dünyasının umududur.
Aslında 19 Mayıs; “19 Mayıs Kuruluş, Kurtuluş ve Gençlik Bayramı” olsaydı daha anlam katardı.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kadar önemli çünkü. Nasıl ki, 29 Ekim Cumhuriyetin ilanı yeni devletin kuruluşu ise 19 Mayıs da kuruluş ve kurtuluşun ilanıdır.
Bu sebeptendir ki, 19 Mayıslar, 29 Ekimler 23 Nisanlar Türk milleti için Türk Cumhuriyeti için çok fazla önem arzediyor.
Bu sebeptendir ki, 19 Mayısı sadece bir gençlik ve spor bayramı olarak anlamı küçültülemez.
Burada gençlik çok önemlidir, ama o gençliğe bu destanı anlatamazsanız, o gençlik bunun bilinci ve sorumluluğunu idrak edemez ise 19 Mayısların hiç bir anlamı kalmaz.
Bu sebeptendir ki, böyle önemli bir günün, önemli bir tarihin kutlanmasını bir devlet töreninden müdürlükler seviyesinde kutlayamaya indiremezsiniz.
Yapılan bir değişiklikle tüm milli bayramlar devlet töreniyle 1-2-3 numara mülki amirleriyle, kurum ve kuruluşlarla yani tüm ulus olarak kutlanırken 2012 yılından bu tarafa 23 Nisan Milli Eğitim Müdürlükleri, 19 Mayıs Gençlik be Spor Müdürlükleri, Zafer ve Cumhuriyet Bayramları sadece 1-2-3 numara mülki amirler tarafından kutlanır hale geldi. Siyasi partiler, STK ve kurumların kutlaması kaldırıldı.
19 Mayıs 1919 kim ne derse desin, kim kabul etmezse etmesin Türk milleti açısından bir kuruluş ve kurtuluş destanının başlangıcıdır.
19 Mayıs sadece Mustafa Kemal Atatürk değil, Mustafa Kemal liderliğinde bu kutlu yola baş koymuş kahramanların günüdür. Kısacası kurtuluşa, inanmış milli mücadele sevdalısı milletin günüdür.
19 Mayıs ne sözde Atatürkçülüğe sığar ne Atatürk karşıtlarının gördüğü gibi küçümsenecek bir kaba sığar.
19 Mayısın anlamı sadece yapılan bir çelenk töreni ve spor Bayram’ı şeklinde değil, bir milletin yaşama umudunun yeşerdiği, milli ve manevi değerlerinin korunduğu, varlık ve bekasının garantiye alındı bir kutlu gündür.
Bir milletin kuruluş, kurtuluş ve milli mücadele günü olan bu günleri kimsenin istismar etme hakkı da yoktur, küçümseme hakkı da...
Bir an önce de 19 Mayıs kutlamasının, müdürlükler seviyesinde kutlanması yanlışlığından dönülmelidir.
Millet milli günlerde başta mülki amirlerini görmek, mülki amirleriyle kucaklaşmak ister...
Not; Bu vesileyle Kuruluş, Kurtuluş ve Milli Mücadele destanı olan, gençliğin değer bulduğu “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” kutlu olsun. Aziz kahramanlarımızı saygı ve minnetle anıyor, Allahtan rahmet diliyorum.