Size bu mensubiyete ait olan biri olarak Balkanlardan birkaç söz edeceğim.
Balkanlar, tarihin gördüğü en büyük trajedilere ve acılara sahne olmuş bir yerdir.
Balkan insanı acılarını kanata kanata ve göstere göstere yaşamadı.
Onlar için gördükleri bir işkence , yaşadıkları bir trajedi , toplumun yüzüne vurulması gereken bir tokat ve haykırılması lazım olan bir isyan değildi.
Balkan savaşları ve sonrasında meydana gelen vahşetler , göçler ve yollarda yaşananlar , anlatılabilse öyle korkunçtur ki !
İşkence görüp , tecavüze uğramasına rağmen , başını dik tutup , o zorlu göç yollarında kendisini ve ailesini ayakta tutmaya çabalayan Balkan anneleri , o asil kadınlar.
O korkunç işler bir yandan olurken , nezaketinden , asaletinden ve insanlığından kopmadan hayatı çeken asil insanlar.
Bir kadın olarak kırılan kolunu , gördüğü tacizi , için için ağlayan yüreğini ve başına gelen onca kötü olayı anlatmayı kendine yakıştırmayan koca yürekli analar. Oysa o kadar çok trajedik acı var ki yaşanmış. Bilmez kimse.
Bilmedikleri için insanlığın yüzü dönmez Balkanların acılarına. Tarihin şahit olduğu en büyük barbarlıklara ve vahşetlere muhattap olan bu insanların neler çektiklerinden habersizdir çoğu kişi.
Sesleri çıkmadığı için.
Suyun öteki tarafı diyor ya bazıları…
Suyun öteki tarafında, insanlar sadece Müslüman oldukları için eziyet gördüler. Ama pes etmediler.
Evet suyun öteki tarafını bilmeyenlere şunu diyelim , bilmiyorsanız , görmüyorsanız ve araştırmıyorsanız , suyun beriki tarafına dair yaptığınız tespitler ve kopardığınız fırtınaların bir inandırıcılığı olmaz .
Suyun ötesi de berisi de biziz.
İstanbul
17.05.2025