Birileri ne idüğü belli olmadan yaptıkları yandaşlık yorumlarıyla AK Partiye zarar veriyor. Özellikle yandaş yazar ve yorumcular bu işin baş mimarı ve aktörü olarak sanki AK Partiye zarar vermek için yarışıyorlar.
Neden yaptıklarını bilemeyiz, rant kapıları mı? koltuk yapıları mı?
Yıllardır gerek yandaş yazar ve yorumcular, gerekse AK Parti içinde bazı yöneticiler Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan´a da AK Parti´ye de algı siyasetiyle zarar veriyorlar. Sokaktaki sade vatandaşa bir şey demiyoruz ama bu yazar, çizer ve program yorumcuları kendilerinin bile inanmadığı yorumları yapıyorlar.
AÇIK OTURUM VE İSMAİL KÜÇÜKKAYA
Öncelikle ülke yıllar sonra bir güzelliğe şahit oldu. Adaylar ve Moderatör İsmail Küçükkaya dengeleri iyi korudu. Program sonunda verilen fotoğraf her şeye değdi. Bu normalleşme süreci bir anda ülke genelinde takdire şayan bir ilgi alaka gördü. Ne olduysa ondan sonra oldu bir yerlere bombalar düştü, kirli eller faaliyete geçti. Ardı ardına yapılan programlarda vıcık vıcık yağ akan yorumlarda İsmail Küçükkaya günah kedisi yapıldı.
Allah aşkına İsmail beyi severiz sevmeyiz, adayları sevdiğimiz, sevmediğimiz vardır ama biraz vicdanımızla yorum yapmamız gerekmez mi?
Ey yorumcular, kendilerini gazeteci, yorumcu diye toplumun önüne atanlar, toplumun önünde insan aklıyla dalga geçercesine yalan söylüyorsunuz. Sizler sokakta günlük hayat içinde göz atınca olayları takip eden insanlar değilsiniz, neyin ne olduğunu çok iyi biliyorsunuz, bilmiyorsanız yorumcu diye çıkıp show yapmıyacaksınız. Sürecin nasıl işlediğini, bu programın oluşumu, prensipleri, formatı İsmail Küçükkaya´nın tek başına yapmadığını da biliyorsunuz. İsmail Küçükkaya bir format üzerine bu programa müdahil olduğunu da biliyorsunuz.
Bu kadar linç düşmana bile yapılmaz. Aslında bu yorumlar, söylemler tüm dünyanın gözü önünde yapılan programı çarpıtarak yorumlamak, ismail Küçükkaya´dan çok savunmaya çalıştığınız, yağ çektiğiniz AK Parti´ye ve Recep Tayyip Erdoğan´a ve de Binali Yıldırım´a zarar veriyor. 31 Mart öncesi ısrarla söylenen kutuplaştırıcı, ötekileştirici söylemler gibi.
SÜREÇ PARTİLER ARASINDA GELİŞTİ
Böyle bir açık oturum programının formatı AK Partiden Mahir Ünal ve CHP´den Engin Altay´ın birlikte çalışmasıyla oluştu. Parti yetkilileri moderatöre kendileri genel başkanlarından onay alarak karar verdi. Programın, soru sayısı ve süresi parti yetkilileri tarafından belirlendi. Moderatör İsmail Küçükkaya´nın adaylarla görüşmesini parti yetkilileri söyledi. Bunu açıkça İsmail Küçükkaya Fox TV ekranlarında ve Habertürk´e Didem Aslan Yılmaz´ın Türkiye´nin nabzı programına telefonla bağlanarak söyledi. Tüm Türkiye programı açık seçik şeffaf bir şekilde izledi.
YANDAŞLAR İŞ BAŞINDA
Peki bunları açık seçik bilen bu yandaş gazeteci, yazar ve yorumcular neyin peşinde? diye sormak geliyor içimden.
Programın formatını İsmail Küçükkaya değil de parti temsilcilerinin çalışmalarıyla yapıldığını bilmiyoruz diyebilir misiniz?
Neymiş Ekrem İmamoğlu´yla gizli görüşmüş, neymiş soruları vermiş, yapılan ahlaksızlıkmış, süreyi kısa tutmuş, iltimas geçmiş, mişde miş miş....
Öncelikle şunu söylemek isterim ki, bu güzel gelişme birilerini rahatsız etmiş, birilerinin kıskançlık damarlarını kabartmış Ben bunun AK Parti iradesi dışında birilerinin, ülkeyi kaosa sokulmasını isteyenlerin tuzağı olarak görüyorum.
Bazı eksiklikler olabilir, hatta yanlışlıklarda olabilir ama şunu görmek lazım ki, uzun yıllar sonra adaylar bir araya gelebilmiş, karşılıklı espriler yapmış, jestler yapmış, sonunda da aile fotoğrafı verilmiş bir program yapıldı. Moderatör olarak İsmail Küçükkaya dengeyi iyi korudu, sürelere iyi uydu, hatta Binali Yıldırım sorulan soruya cevabı kısa sürede verdi o farkı bile diğer soruya aktardı. Adaylar bir uyum ve saygı içinde dengeli durdu, şu aday ezdi diyecek bir durum olmadı ve sonunda Ekrem İmamoğlu´nun isteği ile aile fotoğrafı çekildi Binali Yıldırım çaya davet etti. Fotoğraf çekiminde aileler karışık durdu.
Daha ne olsun....
Bu güzelim ortamı sapote eden yorumcular ellerinin içine başlarını alarak vicdanlarıyla düşünsünler ve şu sorulara cevap versinler.
Süre ve sorularda oldukça dengeli davranmaya çalışan, soruda kullanılmayan süreyi bile hesap eden moderatör nerede adaletsizlik yaptı? Siz olsaydınız bu kadar tarafsız durmayı becerebilir miydiniz?
Ekrem İmamoğlu´yla gizli görüşmüş!....
Taksimin göbeğinde, The Marmara otelinde, ve de basın toplantısı yapıldığı yerde, güpe gündüz gizli görüşme nasıl olur? İstanbul´da bir çok kıyı kuytu yerler varken.... Danışmanlarla görüşülmüş, Binali Yıldırım´la da telefonla konuşmuş.
Neymiş Ekrem İmamoğlu soruları daha çabuk cevaplandırmış, grafikleri çıkarmış, adam dersine iyi çalışmışsa moderatörün suçu ne?
Valiye hakaret sorusunda ısrar etmemiş görüntüler var dememiş, FETÖ konusunda da Binali Yıldırım´a ısrar etmedi sizi bir çok etkinliğinde gördük, görüntüler var demedi.
El insaf, el vicdan bu güzelliği yok etmeye çalışanlar Öküz altında buzağı olmaz, Teke´den süt çıkmaz.... seçime bir kaç gün kala ortamı bozmayın.