MEHMET CEYLAN

Tarih: 01.03.2018 11:37

AK PARTİDE, EKSEN KAYMASI ve METAL YORGUNLUK

Facebook Twitter Linked-in

Yaklaşık bir yıldır AK Parti teşkilatlarında metal yorgunluk tartışmaları yapılmaktadır.

Ahmet Davutoğlu AK Parti genel başkanı olduğu dönemde teşkilat konuşmalarında sık kullandığı bir cümle vardı ?Kuruluş değerlerine döneceğiz.?

İşte aslında işin özü burada yatmaktadır. Kuruluş değerlerini terk eden, eksen kayması yaşayan bir AK Parti yapısı aslında kurtuluşu metal yorgunlukta buldu.

AK Parti içerisinde asıl tartışılması lazım gelen bu konu yani  ?Kuruluş değerleri? konusu vardır. Bu iki konunun neden ve sebepleri ortaya konulmadan, teşhisi doğru koymadan bu tartışma sona ermez diye düşünüyorum.

AK PARTİ´DE  EKSEN KAYMASI

28 Şubat gibi karanlık ve kara leke bir donem sonrası ve yine 2001 krizi gibi kara bir dönem sonrası toplumun siyasetteki açlığı bir planlamayla (Tabi bu ayrı bir konu) AK Parti kuruldu  ve iktidara geldi. Adaletsiz seçim sisteminin verdiği nimetle %34.5 oyla %75´lik bir meclis çoğunluğuyla iktidar oldu.

?Adalet ve Kalkınma? sözcükleriyle kısaltmasında da ?AK? sözcüğünün öne çıkmasıyla kurulan AK Parti tüm kesimlerin aslında umudu oldu. Oy vermese bile bir takım beklentileri vardı.

AK Parti kahir ekseriyetini ?Adil Düzen? kavramı üzerinde yeşeren Milli Görüş ve ?Milli Devlet? kavramında yeşeren YMM kadrosu oluşturuyordu.

60´lı Yıllardan itibaren muhafazakar siyasetin kapalı tüm kapılarını kıra kıra gelip 1991 genel seçimlerinde yapılan ittifakla meclise giren bu muhafazakar siyaset AK Parti ile iktidar oldu.

AK Parti, iktidar olurken yetişe geldikleri hiçbir baskı ve imtiyaza boyun eğmeyen siyasi temayüllerini zorlayıp, imtiyaz müessesini de işleterek iktidar oldu. Buna rağmen bir umut kaynağı ?Adalet ve Kalkınma? kavramları milletin teveccühünü aldı. Fakat zaman içinde bu ekseninden kaymalar partiyi başka yöne kaydırdı.

İşte onlardan bazıları!...

1)    Adının içinde ?Adalet? kavramı  olmasına rağmen, iktidar öncesi gerek eski partilerinde, gerekse AK Parti iktidarı öncesi adaletsiz bir seçim sistemine sitem edilmesine rağmen, ?%34,5´la nasıl %75 meclis çoğunluğuyla iktidar olunur? sorgulaması yapmayıp adaletsiz seçim sisteminin verdiği adaletsiz, haksız iktidarlarını sürdürdüler.

2)    Geldikleri teşkilatların liderleri yıllar öncesi ne olduğunu söylemelerine rağmen, AK Parti kurucuları da bunu bildiği halde ?FETÖ? yapılanmasının güçlenmesine ve her tür kumpası kurmalarına göz yumarak,  mahkum oldular.

3)     Adının içinde ?Kalkınma? kavramı olmasına rağmen ülkenin kurulu yapılarını özelleştirip  gelen sıcak parayı inşaat sektörüne harcarken, milleti güçlendirecek, bireysel geliri artıracak yapılanmaya gitmediler. Ülkenin %75´şinde iktidar olan bir yönetim doğduğu yerde iş imkanları üretmek yerine büyük şehirlerin katledilmesine göz yumdular. Ülkenin geliri çok dar bir kesime paylaştırıldı.

4)    Teşkilatlarında iktidar gücü ile oluşan menfaatçi dava adamlarının iş imkanlarını kullanarak her tür yapılan rantçılığa ve ahlaksızlığa göz yumdular. Göz yumulan bu kesim teşkilatlara, elindeki iş imkanları ve maddi menfaatleriyle hakim oldular. 

5)    AB uyum yasaları adı altında çıkarılan bazı kanunlarla, ahlak kuralları çiğnendi, birlikte yaşama diye aile yapıları kökünden sarsıldı. Sırf AK Parti´ye yaranmak için tesettür sektörü, tesettürü çığırından çıkardı, absut bir hale koydu. Özellikle kadınlar bu yaranma hevesiyle tesettürü istismar ederken olmayacak ve yakışmayacak giyim tarzları, hareketleri ve takıldığı mekanlarla işi çığırından çıkardı, bir İslami sosyete meydana getirdi.

6)    Doğru bir hamle ama yanlış bir uygulamayla ?Çözüm süreci? diye bölücü siyasetin önü açıldı.

7)    Kökünden karşı çıktığımız ?BOP? için başbakanlık makamına ?Eş Başkanıyım? denildi, ?Arap Baharı? denilen vahşet baharı desteklendi. Sıfır sorun diye girilen dış politikada yapılan yanlışlarla bölgemiz ateş çemberine döndü.

8)    Saltanatını kuran ilçe başkanları ve belediye başkanlarına hiç ses çıkartılmazken, canla başla çalışan teşkilat üyeleri ve yöneticiler hep günah keçisi durumuna sokuldu.

 

9)    Tek listeli kongre olacak direktifi rekabeti öldürdü, gayri demokratik bir şekilde çoğunluk imzalı adaylar divan tarafından kabul edilmemesi veya adayların fırçalanması teşkilatların hevesini kırmaktadır.

 

 

Maddeler uzayabilir.

Tüm bu yanlışlıklar sonrası her tür adaletsizlikler uygulanarak, korku algısı ve milli duyguların ön plana çıkarılması sonrası iktidar ayakta kalmaya çalışıyor. Her seçim yanlış algı ve operasyonlara sebep oluyor.

METAL YORGUNLUK

Tüm bu eksen kayması sonrası bazı olumsuzlukları görmüş olacak ki, Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan ?Metal yorgunluk var teşkilatları yenileyeceğiz? diyerek kör kuyuya bir taş attı. Bu söylemden sonrada bu kuyudan taşı çıkarmaya çalışıyor.

Evet metal yorgunluk değil metal kirlenmişlik var AK Parti´de. Fakat bu ifadeyi genel başkanın önüne kim koyduysa telafisi güç olan bir yola soktu.  Elbette bu kadar uzun iktidarda olan bir partinin içinde yorulan ve doyan, kirlenen, kirleten  teşkilat mensubu gibi görünenler olabilir, bunu bu şekilde telaffuz etmesi gerekirdi.

Bu metal yorgunluk ve teşkilatları yenilemek adına önce belediyelerde sonra teşkilatlarda yapılan yanlışlıklar ardı ardına geldi. Hatta bazı yerlerde skandala varan hatalar yapıldı. Demokrasi işliyor denilen kanunlar çerçevesinde kongrelerde adayları divanlar kabul etmedi.

Son olarak yaklaşık iki ay içinde kongre yapılacak olan İstanbul ilçelerinde 25 ilçe başkanı görevden alındı sonra kongreye kadar devam kararı verildi. Teşkilatlarda ister istemez bu alınmaların hangi kriter ve gerekçeler olduğunu sorgulanmaya başladı. 

Dibi görünmez kör kuyuya atılan ?Metal yorgunluk var teşkilatları yenileyeceğiz? taşının akıbeti hatalar zincirini birlikte getiriyor.

İliklenmiş düğmelerin hangisini çözerek teşkilatlar yenilenecek? Sorusunu da beraberinde getirdi.

Sonuç olarak AK Parti önce eksen kaymasından kurtulup teşkilatlarını da ona göre yenilemesi lazım. Menfaatçi dava adamlarının oluşturduğu kaleler yıkılmalı önce?


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —