Osmanlı Türkçesi’nin yazıldığı kadim yazıların değiştirilmesine ilişkin kanun ile Latin harflerinden mülhem yapılan alfabenin harflerinin şekilleri, büyük, küçük özellikleriyle belirlenmiştir. Aşağıdaki tablolara bakıldığında görülecektir. Bu harflerin hem şekilleri hem de isimleri apaçık gösterilmiştir. Bu tabloya bakıldığında tenkide muhtaç yerleri var mıdır? Elbette vardır. “Ğ” harfine “yumuşak sıfatının verilmesine hiç mi gerek yoktu zira bu harf dışındaki harflerin tamamının adı “sesli” sıfatlılar da hariç,
isimlendirilirken her birine “e” ilave edilerek isimlendirilmiş iken “ğ” ,yumuşaklıkla sıfatlandırılmıştır. Bunun da adı “ğe”olurdu. neden olmadığını bilmiyorum. “ğe “ olurdu çünkü gülmeğe “derken gayet güzel “ğe” telaffuzunu gerçekleştiriyoruz keza “bayrağa” derken “ğa” dediğimiz gibi. Örnek çok.
harfleri sırayla söylerken ge, ğe … neden söyleyemeyelim de yumuşak sıfatını kullanalım. Ç,Ş,İ,Ö,Ü, harflerine de sıfat takılabilirdi. Sıfatlandırılmalı görüşüne muhalifim. ben, Bundan sonra ümitle “yumuşak” sıfatının bu harften tard edilerek bvağımsız bir “ğe” kalmasından yanayım.
Diğer taraftan , 29 harften oluşan latinze alfabemizin harfleri 21’i sessiz 8’i sesli harf oarak sınıflanmıştır. neden? pek muhtemel ki heyetin arzusudur. Sesli harleri söylerken veya cümlede söylerken ses çıkarıyoruz da sessiz harfleri söylerken susuyor muyuz? Eşyanın tabiatına muhalif bir durum.
Osmanlı Türkçesinde kullanılan temel harf sayısı 32 adet, Kuran alfabesindeki temel harf sayısı 29adet, Latin alfabesinden mülhem yeni Türk alfabesi de 29 harften müteşekkil.
Ku’rân alfabesindeki harflerin irtibatlarını sağlayan ayrıca “hareke “ isimli, anlamlandırıcılar varken
Osmanlı Türkçesini yazarken harekeler kullanılmaz, harekelerin yerlerine harflerin bazıları kullanılır.
Harfleri “sesli” “sessiz” şeklinde ayırmaktan ziyade “okutan” ,”okunan” şeklinde ayırmak daha anlaşılır bir durumdur. Öğrenci, öğretmenine, sessiz, diyoruz da niçin ses çıkarıyoruz sorusunu sorsa öğrencimiz, eminim, bir cevap yerine ta’zir görecektir, hakkı olmadığı halde.
Buradan hareketle gelelim ilk okuma yazmadaki pürüzlere. Harflerin adı belli şekli belli iken ilk okuma yazma öğretilen öğrencilerin, bahse konu harflerin isimlerinden bihaber “e” yerine “ı” sesi çıkararak harf isimlendirmesi yaptığı gözüküyor.
Bendeniz, ilk okuma yazmayı, okulda öğrenmediğim için bunların bana garip geldiğini düşünmeye çalışıyorum ama bir ilkokul öğretmeni sıfatımla kısa cümleler ezberletme yöntemiyle cümleden kelimeye, kelimeden heceye, heceden harfe “Tümden gelim “metoduyla bu işi yaptığım için bir de bugünkü gibi değil de doğrudan harfin adının öğretildiği, harften heceye, heceden kelimeye, kelimeden cümleye ”tüme varım” metoduyla öğrenmiş olduğumu bildiğim için serzenişlerimi dile getirmeye çalışıyorum. Umulur ki bir fayda temin eder.
a |
b |
c |
ç |
d |
e |
f |
g |
ğ |
h |
ı |
i |
j |
k |
l |
m |
n |
o |
ö |
p |
r |
s |
ş |
t |
u |
ü |
v |
y |
z |
Türk alfabesinde 29 adet harf bulunmaktadır. Bunlardan sekizi sesli(ünü) (A, E, I, İ, O, Ö, U, Ü) geri kalanı ise sessizdir(ünsüz).
Sıra |
Harf |
|
Harfin Adı |
Harfin Kodu |
Sıra |
Harf |
|
Harfin Adı |
Harfin Kodu |
|||||
1 |
A |
a |
|
a |
Adana |
16 |
M |
m |
|
me |
Muş |
|||
2 |
B |
b |
|
be |
Bolu |
17 |
N |
n |
|
ne |
Niğde |
|||
3 |
C |
c |
|
ce |
Ceyhan |
18 |
O |
o |
|
o |
Ordu |
|||
4 |
Ç |
ç |
|
çe |
Çanakkale |
19 |
Ö |
ö |
|
ö |
Ödemiş |
|||
5 |
D |
d |
|
de |
Denizli |
20 |
P |
p |
|
pe |
Polatlı |
|||
6 |
E |
e |
|
e |
Edirne |
21 |
R |
r |
|
re |
Rize |
|||
7 |
F |
f |
|
fe |
Fatsa |
22 |
S |
|
|
se |
Sinop |
|||
8 |
G |
g |
|
ge |
Giresun |
23 |
Ş |
ş |
|
şe |
Şırnak |
|||
9 |
Ğ |
ğ |
|
yumuşak ge |
yumuşak ge |
24 |
T |
t |
|
te |
Tokat |
|||
10 |
H |
h |
|
he |
Hatay |
25 |
U |
u |
|
u |
Uşak |
|||
11 |
I |
ı |
|
ı |
Isparta |
26 |
Ü |
ü |
|
ü |
Ünye |
|||
12 |
İ |
i |
|
i |
İzmir |
27 |
V |
v |
|
ve |
Van |
|||
13 |
J |
j |
|
je |
jandarma |
28 |
Y |
y |
|
ye |
Yozgat |
|||
14 |
K |
k |
|
ke |
Kars |
29 |
Z |
z |
|
ze |
Zonguldak |
|||
15 |
L |
l |
|
le |
Lüleburgaz |
|
||||||||
ünlülerin (seslilerin)nitelikleri aşağıdaki çizelgede toplu olarak gösterilmiştir:
ünlü harfler |
düz |
yuvarlak |
||
geniş |
dar |
geniş |
dar |
|
kalın |
a |
ı |
o |
u |
ince |
e |
i |
ö |
ü |
Sayıların resmi olan rakamları, seslerin resmi olan harfleri öğrenci ezbere şaşırmadan söyleyene kadar aradan birinin gösterilmesi halinde ismini de öğrenene kadar öğrenciye okuma ve yazma öğretmeye çalışmanın işkence olacağına kaniyim. Bu yüzden harfin kanunî adı neyse oradan başlayarak öğretmenin faydasına inanıyorum.
İlk okuma yazmanın eğlenceli bir duruş ve davranışa dönüşümü sağlanmadıkça zavallı çocuklar işkenceye tabi tutulmuş olacaklardır.
MEB’in ilgili birimlerinin ilk okuma ve yazma öğretiminin usul, esas vetekniklerini gözden geçirmeleri gerekir. Bu çalışmaları yaparken kıdemli mütemayiz hatta emekli mütemayiz öğretmen görüşlerine de müracaat etmelidirler.
Sezar, bir mevzuu izah ederken sarf ettiği bir kelime için bürokratlarından biri, haşmetmeab bu kelime Rumca değil deyince Sezar da “Ben söyleyince Rumca olur. “Demiş. Temelli ve kalıcılığı sürekliliği matlub olan konulardaki neticeler Sezar’a benzememelidir.
İstanbul
29.04.2025