Kimse bilmez !
Nasıl dayanıyorsun ?
Nasıl yaşıyorsun
Kimse bilmez
Evlat hasretinin çaresizliğini
Akşam üstü henüz güneş bize veda etmeden
Kapıda üniformalı birileri
Gözlerimin içine içine bakıyor
Bir gazeteci
İki de hemşire hazır tetikte bekliyor
Önce yüreğim düşüyor yerlere
Bedenim benden kaçıp gidiyor
Sonra bir haykırış kulakları deli edercesine
Evladım ! Abim ! naraları
Sokakta ambulans sirenlerini bastırıyor
Başınız sağolsun
Tüm yoksulların
Kapılarına asmalı bu cümleyi
Kimse bilmez şehidim
Seni yüreğime nasıl hapsettiğimi
Kimse bilmez.
Oturmuş duvar dibinde seninle çocukluğuna gidiyorum.
Küçük yiğidim,
aslanım
Seninle güreşiyor,
top oynuyoruz
Sırtıma biniyor atcılık oynuyoruz
Korkma annen kızmaz etrafı dağittik diye
Ah Allah´ım
Şimdi gözümden hıçkıra hıçkıra damlalar düşüyor.
Nasılda o günler geldi birden aklıma
Evladım seni yüreğime nasıl hapsettiğimi
Toprağa vermediğimi kimse bilmez.
Kimse bilmez !
Boğazım düğüm düğüm
Gözlerim hıçkıra hıçkıra pınarlarım
Kurumuş
Kimse bilmez bu yüzün hali niye düşmüş
Daha dün uğurlamıştım
düğün konvoyu gibi oynaya oynaya Diyarbakır´a vatani görevini yapmaya
Bugün kapımdaki konvoy da neyin nesi
Baba yüreği ana yüreği gibi değil ki
Bağırarak ağlıyamıyorsun.
Öfkene,sinirine,bütün duygularına gem vuruyorsun
Oturuyorsun kenara sessizce
Öylece donup kalıyorsun.
Bir sakinleştirici vurmuşlar
Haberim yok.
Oysa hep sakinim.
20.09.2019
Hasan BEGDAŞ
Not : Bu şiiri işe giderken serviste yazmaya çalıştım. Fakat gercekten çok zorlandım. Üç gün sürdü zaman zaman gözyaşlarıma hakim olamadım. Kolay degil evladını şehit vermek.
#şehit
#şehitlerimiz
#şehitlereağıt
İstanbul
18.05.2025