Bayrampaşa Belediye Meclisi Mart ayı toplantısında 8 Mart Dünya Kadınlar günü mesajları öne çıktı. CHP grubu adına Nesrin Özmen, AK parti Grubu adına Nilüfer Güleryüz, İYİ parti Grubu Adına Tufan Babar verdikleri mesajla kadının önemi ve 8 Mart kadınlar gününe vurgu yaptılar.
CHP GRUBU ADINA MECLİS ÜYESİ NESRİN ÖZMEN
İlk konuşmayı yapan CHP Grubu adına Meclis Üyesi Nesrin Özmen kadın cinayetleri, cinsiyet ayrımı ve eğitim üzerinde durdu.
Nesrin Özmen; “Kadınların uygulanan her türlü şiddetin önlenmesi, saygın yaşam ve insan onuruna yönelik çalışma koşullarının sağlanması yolunda verdikleri mücadelenin, Mustafa Kemal Atatürk'ün “Dünyada hiçbir milletin kadını, milletini kurtuluşa ve zafere götürmekte, Anadolu kadınından daha fazla çalıştım diyemez” sözünde mübalağa yok.
Zira Türk Kadını Kurtuluş Savaşı'nın en önemli aktörlerinden birisidir. Kadın toplumu oluşturan en önemli halkadır. Kadının katılmadığı kadının yok sayıldığı bir topluluğu medeniyet ölçüleri çerçevesinde değerlendirmek mümkün değildir. Kadın toplumun içindeyse o toplum medenidir, ileridir, üretkendir, toplum gibi toplumdur.
Kadınların emeği ve katkısı olmadan sağlıklı bir şekilde gelişmenin, kalkınmanın, demokratikleşmenin mümkün olmadığını düşünüyoruz. Günümüzde kadınların sosyal, ekonomik ve politik katkılarını her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulduğuna inanıyorum. Her yıl 8 Mart geldiğinde kadınların çalışma hayatı ve sosyal yaşamdaki kadın profili gözler önüne seriliyor. Siyasetten sanata, eğitime, medyaya, kadınları katılımlarının ne kadar az olduğuna sadece bir gün burada yapılıyor. Ancak biz 8 Mart'ı sadece kadınların yılda bir kez hatırlamaları için değil, kadınların haklarında taleplerindeki sorunlarının çözülene kadar konuşulmasını istiyoruz.
Kadının toplumsal hayatta ve siyasette yeterli olmayışının nedeni kendi tarihi tecrübelerimiz ve toplumsal geleneklerimiz ışığında yeniden gözden geçirmemiz gerekiyor. Kadınların özel ve toplumsal yaşamda seslerini yükselttiği hemen her itiraz karşı duruş şiddeti ile bastırılmaya çalışılmaktadır. Her yıl yüzlerce kadınımız insanlık dışı yöntemlerle, vahşice toplumun gözü önünde sakat bırakılmakta, hatta öldürülmektedir. Kadına yönelik artan şiddetin ve cinayetlerin faillerinin tahrik iyi hal indirimi adı altında verilen cezalarla anlaşılması, güç indirimlerle serbest bırakılması, kadınları öldürenleri cesaretlendirmekte ve kadın cinayetlerini sürüklemektedir.
Kadınlar yaşamın her alanında ayrımcılığa, baskıya, şiddete ve sömürüye maruz kalmakta ve bunun kader olarak kabul edilmesi gerektiğini vaaz edilmektedir. Biz bu indirimlere kayıtsız kalmadığımızda, suçlular ve indirimlerden yararlanma sonlandırıldığında 8 Mart’lar anlamına kavuşacak.
Bugün ülkemizde toplumsal cinsiyet tercihi oluyor. Günlerden başlayarak toplumsal hayat içerisinde her düzeyde yaşanmaya devam etmektedir. İş yaşamında, sosyal yaşamda, aile içi yaşamdan kadının kadın olmasından kaynaklı sorunlar, tarihsel, kültürel, etnik köken, cinsel faktörler nedeniyle görmezden gelinmekte eteğinin boyu, başının örtüsüne kadar indirgemeci bir mantıkla sığ politika malzemesi yapılmaktadır. Karşılaştığımız her türlü zorluğa baskıya rağmen biz varız omuzlarımıza yüklenen onca sorumlulukların altından ezilmeden, özgür, güvenli bir konum almak için yaşama sıkıca tutunup yürüyeceğiz.
Toplumsal kabullerin değişimi için eğitim süreçlerinde cinsiyetçi dille bakışın değiştirilmesi gereklidir. Yetersiz yasal düzenlemeler, kız çocuklarının okutulmaması, kadın cinayetlerinin devam etmesi, iş yaşamında kadın istihdamının engellenmesine olanak sağlayan düşüncelerin önüne geçilmelidir. Cinsiyet ayrımcılığı çözülmeden özgür ve eşit bir toplum olması mümkün değildir. Oysa çağdaş yaşamda kadın ve erkek eşit oranda toplumsal işbölümüne katıldıklarında sorunlar çözülecektir.
Bizler güçlü bir toplumda yaşamak istiyorsak, kadını ve erkeği ile tüm toplum kesimlerini biçimlendirmeyi, haklı taleplerinizi bir an önce gerçekleştirmek zorunda olduğumuza inanıyoruz. Unutulmaması gerekir ki kadın hakları ile kadındır. Hakları yok sayılan kadın kadınlık bilinci ve erdemi çürümüş bir toplumsal yozlaşmayı beraberinde getirir. Elde ettiğimiz hakları sonuna kadar koruyup geliştireceğiz. Eşitlik ve özgürlük mücadelesi vermek zorunda bırakılan kadınlarımızın hayatın her alanında daha fazla söz sahibi olsunlar istiyoruz.
Elinin emeğini gözünün nuru ile birleştiren, değdiği her yeri güzelleştiren, aydınlatan narin bedenlerini güçlü kahramanları, hayatın her alanında eşitliğinin sağlandığı bir dünyayı barışla, dayanışmayla, umuda tutunan tüm emekçi kadınlarımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü olan dünya emekçi kadınlar gününü kutluyoruz” dedi.
AK PARTİ GRUBU ADINA MECLİS ÜYESİ NİLÜFER GÜLERYÜZ
AK Parti Grubu adına Meclis Üyesi Nilüfer Güleryüz ise bu dönemde AK Parti iktidarının kadınlar için yaptıklarını anlattı.
Nilüfer Güleryüz şöyle konuştu; “Öncelikle 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününün tarihçesini ve Ülkemizde kutlanmasını kısaca ifade etmek isterim.
8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin iscilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında isçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 isci can verdi. İşçilerin cenaze törenine 100 bini aşkın kişi katıldı.
8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart'ın (International Women's Day - Dünya Kadınlar Günü) olarak anılması önerisi getirildi ve Öneri oybirliğiyle kabul edildi. Tarihin 8 Mart olarak saptanışı 1921'de Moskova'da gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı'nda gerçekleşti.
Türkiye'de 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında "Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya başlandı.
Ak Parti Döneminde Yapmış Olduğumuz İcraatlerimizden birkaç tanesinden de bahsetmeden geçemeyeceğim.
KADIN - ERKEK FIRSAT EŞİTLİĞİNİ SAĞLADIK:
2004 yılında yürürlüğe giren anayasa değişiklikleri kapsamında, Anayasa'nın "kanun önünde eşitlik” konulu 10. maddesinde yapılan düzenlemeyle, "kadın ve erkeğin eşit haklara sahip olduğu ve devletin, bu eşitliğin yaşama geçirilmesini sağlamakla yükümlü olduğu." hükmü altına aldık.
Kadınlarımızın siyasi iradenin oluşmasında gösterdikleri gayret ve başarının aktif siyasette de etkin olması için Yerel ve genel siyasette seçilmelerine ve görev almalarına öncülük yapan AK Partinin siyasi anlayışı ile kadınlarımıza gereken önem verilmiştir.
KADINLARDA OKUR-YAZAR EĞİTİMLERİ:
2003-2015 yılları arasında 2.797.985 kadınımıza okuma-yazma öğrettik.
KILIK - KIYAFET SERBESTLİĞİNİ GETİRDİK:
Türkiye'deki normalleşme süreciyle birlikte "özgürlüklerin asil, sinirlamaların istisna" olduğu evrensel kurali cercevesinde. Ülkemizde yaşanan zihinsel değişimine paralel olarak TBMM'de, kamuda, okullarda ve üniversitelerde başörtüsü yasağını fiilen ortadan kaldırdık.
ANNE VE BEBEK ÖLÜMLERİNİ AZALTTIK:
Her gebenin sağlıklı olarak hastanede doğum yapmasını, gebelik işlemlerinin yapılması ve bu sayede anne ve bebek ölümlerinin azaltılması amacı ile "Anne Dostu Hastane Programını" başlattık.
ARTIK ANNE OTELLERİMİZ VAR:
Misafir anne projesi ile ulaşım problemi olan yerlerde anne adaylarını misafir ederek sağlıklı doğum yapmalarını sağladık. Anne ve çocuk sağlığında hizmet kalitesini arttırmak için 71 ilde 24 sağlık tesisinde 926 yatakla Anne Oteli Hizmeti sunuyoruz. Böylelikle ölüm oranlarını yüz binde 64'ten yüz binde 15.8' e; bebek ölüm oranını binde 31.5' den binde 7.8'e düşürdük.
SANATLA UĞRAŞAN EV HANIMLARIDA SGK'LI: _
Küçük el sanatları ile uğraşan kadınlar gibi grupların sisteme dâhil edilmesine yönelik olarak, sigortalılık için prime esas kazançları ve ödeyecekleri prim miktarlarının 15 yıla yayılacak şekilde kademeli olarak arttırılması öngörülerek, daha fazla kişinin sisteme dâhil edilmesi öngörülmüş ve bunların genel sağlık sigortası kapsamına alınmaları da sağlanarak sigorta kapsamına girmeleri özendirilmiştir.
ENGELLİ ÇOCUĞU OLAN ANNELERE ERKEN EMEKLİLİK:
Sürekli bakıma muhtaç derecede malul çocuğu bulunup emeklilik talebinde bulunan kadınlarımıza, 2008 yılı Ekim ayından sonra geçen prim ödeme gün sayılarının dörtte biri oranında fiili hizmet olarak eklenmesi sağlanarak erken emeklilik imkânı getirildi.
Türkiye'nin ilk halkın oyuyla seçilen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın mesajıyla konuşmama son vermek istiyorum. "Eğitimden iş hayatına ve siyasete kadar her alanda kadınlarımızın söz sahibi olmaları, sorunlarını dile getirebilmeleri, çözüm önerileriyle yol gösterici olmaları ve öncü rol üstlenmeleri büyük önem taşımaktadır. Bu süreçte eğitimli, özgüveni yüksek ve cesur kadınlarımız en büyük güvencemizdir" diyerek Sayın Cumhurbaşkanımız Ülkenin yönetimi ve kalkınmasında kadınlarımızın rolünü her fırsatta vurgulamaktadır.”
İYİ PARTİ GRUBU ADINA İBB VE BAYRAMPAŞA MECLİS ÜYESİ TUFAN BABAR;
İYİ Parti Grubu adına İBB ve Bayrampaşa Meclis Üyesi Tufan Babar Türk Kadını siyasi ve toplumsal hayatta birçok dünya devleti kadınından önce söz sahibi olduğunun altını çizdi.
Tufan Babar; “Dünya Kadınlar Günü ya da Dünya Emekçi Kadınlar Günü, her yıl 8 Mart'ta kutlanan ve Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış uluslararası bir gündür. İnsan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının artmasına katkı sağlanması amaçlanmıştır.
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk Türk kadınına büyük değer vermiş, Türk Kadını siyasi ve toplumsal hayatta birçok dünya devleti kadınından önce söz sahibi olmuştur. Büyük Önder Atatürk'ün söylediği gibi "Bir toplum aynı gayeye bütün kadınları ve erkekleriyle beraber yürümezse ilerlemesine ve medenileşmesine teknik bakımdan imkân, ilmi bakımdan da ihtimal yoktur." Dolayısıyla, bugün her alanda kadınlarımızın sayısının ve başarısın artıyor olması, değişim ve dönüşümün en somut örneğidir.
Toplumumuzun temel yapısını oluşturan ailenin en önemli unsuru olan kadınlarımız, daima özveri, şefkat ve sevginin kaynağı olmuş, binlerce yıllık tarihimizde olduğu gibi, Cumhuriyetimizin kurulmasında da önemli görevler üstlenmiş, hiçbir fedakârlıktan çekinmeden modern Türkiye'nin oluşmasında söz sahibi olmuşlardır.
Görüldüğü üzere millet olarak tarih boyunca kadınlarımıza çok kıymet vermiş olmamıza rağmen, münferit vakalar da olsa, günümüzde kadınlarımıza şiddet uygulanmasının varlığı bir gerçektir. Bu sorunun çözümü için yasal düzenlemelerin yanı sıra, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarınca kadın ve çocuklara yönelik şiddet ve istismar olaylarının azaltılması yönündeki çalışmalar eksik ve yetersizdir. Gerek kamu gerekse sivil toplum kuruluşlarının katkı ve katılımları ile daha anlamlı ve amaca hizmet eder şekilde yapılacak çalışmalar, düzenlenecek etkinlikler, bu sorunun ortadan kalkmasına yönelik olumlu yönde farkındalık yaratacak, kadınların toplumda hak ettikleri gerçek değeri bulmalarına ve sorunlarına çare olmasına destek olacaktır.
Bu duygularla; başta şehit ve gazi anneleri ve eşleri olmak üzere, Genel Başkanımız Sn.Meral Akşener hanımefendinin, meclisimizin değerli kadın üyelerinin ve tüm kadınlarımızın ‘8 Mart Dünya kadınlar Günü’nü kutluyor, sağlık, huzur, mutluluk ve başarı dolu günler dileğiyle sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz” dedi.