Gülşen Kadeş, Bir toplum, kadını ve erkeğiyle bir bütün olduğunu belirterek konuşmasına şöyle devam etti;
Kadın hem ailenin hem toplumun temeli, hem de o toplumun her anlamda dönüştürücüsü ve istikamet verenidir. Özellikle bizim kültür ve medeniyet dünyamızda kadın yüksek bir konumun, derin bir saygınlığın adıdır.
Kadınların yeterince özgürlük, eşitlik, güven ve mutluluk duyamadığı bir ülkede, erkeklerin de huzurlu ve mutlu olması mümkün değildir.
Daha da net söylersek; bir ülkede kadının toplumsal statü ve konumu, o ülkenin medeniyetten aldığı nasibin de göstergesidir.
Siyasetten ekonomiye, eğitimden sağlığa, sanattan edebiyata, hayatın hiçbir alanını kadınsız tasavvur edemez, kadınsız anlamlandıramaz ve kadınsız inşa edemeyiz.
Toplumsal yaşamın her kademesinde her zaman önemli roller üstlenmiş kadınlarımız, üstün bir fedakarlık, zarafet ve feragat duygusu içinde yaptıkları çalışmalarla, ülkemizin her açıdan kalkınmasında asla yadsınamayacak büyük bir payın sahibi olmuşlardır.
Eğer günümüzde kadınlar siyasetten ekonomiye, eğitimden sağlığa kadar hayatın birçok alanında daha fazla hak ve özgürlük havası teneffüs ediyorlarsa, bunda en büyük pay, yine demokrasi yolunda her zaman sağlam bir duruş göstermiş olan kadınlarımıza aittir. Tarihsel süreç içinde sık sık tanık olduğumuz üzere, tek tipçi ve otoriter zihniyetler çoğu zaman kadın üzerinden toplumu baskılamaya ve dizayn etmeye çalışmışlar ama sonuçta statūkoları değiştiren de kadınların kararlı mücadelesi olmuştur.
Her ne kadar günümüzde hayatın içinde daha çok üretken ve görünür olsalar da yine de kadınların her ülkede maruz kaldığı temel sorunlar sürüp gitmektedir. Bunların başında da kadına yönelik şiddet ve baskı geliyor. Cinsel istismar ve cinsel sömürü de doğudan batıya her ülkede tanık olduğumuz sorunlardan...
Türkiye son yıllarda kadının toplumsal statüsünün iyileştirilmesi, kadınların sosyal güvenceden daha çok yararlanması, şiddet, istismar vb suçlara karşı daha çok koruma, kollama ve gözetim altına alınması noktasında önemli mesafeler almıştır. Yine de devlet ve toplum olarak daha gidilecek epey yolumuz olduğu açıktır. İnşallah, her konuda olduğu gibi bu alanda da daha güzel bir geleceği, kadın-erkek hep beraber inşa edeceğiz. Bu konuda toplum olarak kolektif bir sorumluluk hissetmeli ve üstlenmeliyiz.
Yerel yönetimler olarak, bizim de kadınlarımız için vereceğimiz önemli destek ve katkılar olduğuna inanıyoruz. Kadınlarımızın hayata daha çok katılmaları için onlara yeterince fırsat tanınmalı ve önlerini açmalıyız. Okuma oranlarını artırmalı, sosyal, kültürel ve ekonomik hayatta ön plana çıkmalarını sağlamalı ve siyasette onlara daha çok alan açmalıyız Bu vesileyle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyor, daha güzel bir dünyada yaşamaları dileğiyle tüm kadınlara minnet, saygı ve şükranlarımızı sunuyoruz.
