GÜRTUNA; "2023 VİZYONUNUN ADI KALDI, VİZYONU GİTTİ HEDEFİMİZ 11 MİLYON İSTANBUL’U 7-8 MİLYONA İNMESİYDİ"

GÜRTUNA;

İBB Sinema filmi, belgesel, başkan portre filmleri ile birlikte iki ciltlik bir kitaptan oluşan “Şehremanetinden Büyükşehre En Güzel Emanet İstanbul” projesi, kamuoyu ile paylaşıldı.

İBB Başkanı Ekre4m İmamoğlu, belgesel filmle aynı adı taşıyan kitap’ı Eski İBB Başkanı Ali Müfit Gürtuna’ya da  hediye edilen Gürtuna’ya hediye etti. Ali Müfit Gürtuna konuşmasında, 11 Milyonluk İstanbul’u 7-8 Milyona düşürmek için çalışma yaptıklarını söyledi.

Gürtuna Konuşmasında “Bu şehre hizmet etmek sadece bir şehre hizmet etmekten ibaret değildir. Bin yılların içinde sakladığı bir tarihi mirastır. Bir insanlık mirasıdır. Türk milletinin göz bebeğidir. Türk vatanının ziynetidir. Bunu korumak, kollamak elbette hepimizin boynunun borcudur. Böyle bir şehre hizmet ve bu emanete sahip çıkmak, elbette son derece kutsal bir iştir. Kutsal bir emanettir. Ben, gücüm yettiğince bu emanete riayet etmeye çalıştım. Ancak ne yazık ki, bizim devrettiğimiz ‘2023 vizyonu’ aynı şekilde gitmedi. Olayı politize etmek istemem; ama buna da vurgu yapmaktan geçemeyeceğim. 1999’da, ‘2023 vizyonu’ diye, Cumhuriyet’in 100’ncü yılına atfen, 25 yıllık bir planı hazırladığımızda, hedefimiz; 11 milyon civarında olan İstanbul nüfusunun 7-8 milyona inmesi ve nitelikli insanlar topluluğu haline gelen bir şehir konseptiydi. İnsan deposu olan değil, oy deposu olan değil, yüksek kültür üretme kabiliyetine sahip, nitelikli insanlar topluluğu ve İstanbul’du hayalimiz. Ancak 2023 vizyonunun adı kaldı, vizyonu gitti. Bizim ortaya koyduğumuz tablonun tam tersi bir yola intikal etti.”

KANAL İSTANBUL’ ÇILGINCA KATLİAMA SEBEBİYET VERECEK 

“Kötü gidişe karşı duruş, topyekun olmalıdır. Bir şehrin duruşu, bir şehirlinin duruşu, bir toplumun duruşu olmalıdır. O bakımdan bugüne kadar Sayın Başkan’ın ‘Kanal İstanbul’ gibi çılgınca katliama sebebiyet verecek veya benzeri projelere karşı duruşu, İstanbul'a zarar verecek süreçlere karşı duruşu, benim de bu çerçevede birlikte bir duruş sergilememin sebebi olmuştur. Değerli Başkanım, sevgili kardeşim, Sayın Ekrem İmamoğlu; siz bu duruşu sergiledikçe, sizin yanınızdayız. Siz ayakta durdukça, İstanbul halkı da ayağa kalkacaktır. Siz yürüdükçe, İstanbul halkı sizinle beraber yürüyecektir. Siz koştukça, İstanbul halkı da peşinizden koşacaktır. Ve inşallah milletimizin, ulusumuzun, ülkemizin ihtiyacı olduğu umut, hep birlikte üretilecektir. Türkiye'nin bugün en çok ihtiyaç olduğu şey, bu umuttur, bu varoluş arzusudur. Ümit ediyoruz ki, kısa zamanda bu da gerçekleşecektir.”