Bayrampaşa Belediye Meclisi 2023 yılının ilk toplantısı Ocak ayı toplantısı 1. Birleşiminde Ekrem İmamoğlu tartışması yapıldı. CHP grup sözcüsünün Nihat Terzi İmamoğlu hukuksuz ceza aldı derken Can Gökhan Balekoğlu cevap verdi.
CHP Grubu adına söz alan Grup Sözcüsü Nihat Terzi, 2022 yılının herkese sağlık, mutluluk, başarı ve bol hareket getirmesini temennisinde bulundu. Pençe Kilit Operasyonu bölgesinde şehit olan askerlerimize Allah’tan rahmet 10 Ocak çalışan gazeteciler günü dolayısıyla gazetecilerin gününü kutladı.
Nihat Terzi, İBB başkanımız Ekrem İmamoğlu'na İstanbul'un iradesinin aksine antidemokratik müdahaleler içinde devam edildiğini belirtti. Nihat Terzi; “ İlk olarak Yüksek Seçim Kurulu Başkanlığı tarafından 15.11.2019 tarihinde yapılan suç duyurusunda özetle 31 Mart 2019 tarihinde yapılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için 6 Mayıs 2019 tarihinde iptal edildiği, yenilenen seçimde İBB başkanı olarak seçilen Ekrem İmamoğlu, seçimin iptaline ilişkin olarak yaptığı basın açıklamasında, 31 Mart'ta seçimi iptal edenler ve dünyada Avrupa'da onların gözünden nereye düştüğü gördünüz. 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır.” şeklindeki ifadelerle suç işlediği ve cezalandırılması gerektiği iddia edilmiştir. Bu iddia üzerine Büyükşehir Belediye Başkanımız savunmasında özetle yüksek seçim kurulu üyelerine ahmak şeklinde bir söylemi olmadığını, bu söylemin kimse tarafından da üyelere yönelik algılanmadığını, söylemin belli bir şahsı hedef almadığını, sert bir siyasi eleştiri olduğunu ve son olarak hiç kimseye yöneltilmemiş olduğunu ifade etmiştir. Fakat İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından bu ifadenin kurul üyelerinin onur, şeref ve saygınlığını rencide edecek nitelikte olduğu, Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin 6 Mayıs 2019 tarihinde Yüksek Seçim Kurulu tarafından iptal edildiği nazara alındığında söylemin kamu görevlisi olan ve kurul halinde çalışan Yüksek Seçim Kurulu üyelerine yönelik olduğu hususunda tereddüt bulunmadığı gerekçesiyle dava açılmıştır. Söz konusu davada sayın Başkan İmamoğlu savunmasında İçişleri Bakanı'nın şahsına yönelik açıklamalarında ahmak kelimesini kullandığını ve dolayısıyla kendisine yönelik olarak kullanan bu ahmak kelimesine karşılık olarak kendisinin böyle bir açıklama yaptığını ve muhatabını YSK üyeleri değil, sayın İçişleri Bakanı olduğunu vurgulamıştır. Fakat tüm bu açıklamalara yargılama aşamasında dinlenen tanık beyanları ve bilimsel, hukuki mütalaalara rağmen üstelik davada yargılaması sırasında hakimin değiştirilmesi nedeniyle doğal yargıçlık ilkesinin zedelendiğini ve adil yargılanma hakkından mahrum kalınmasına karşın sonuç olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız hakkında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin hüküm kurulmuştur. Bu hukuksuz yargılamaya karar olarak kamuoyunun tanık olduğu üzere bir yıldan fazla bir zamandır Türkiye Cumhuriyeti'nin İçişleri Bakanı, ne yazık ki devlet adamlığı kavramıyla bağdaşmayacak iddialar üzerinden İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne 86.000 çalışanına ve ailelerine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı sayın Ekrem İmamoğlu'na terörle ilişkili suçlamalarda bulunmaktadır. İlk olarak 9 aralık 2021 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde İçişleri Bakanlığı bütçesi görüşülürken, sayın Bakan sayı ve örgüt listesi vererek İstanbul büyükşehir Belediyesi'nde 557 teröristin çalıştığını iddia etmiştir. Sayın bakan 400 gün önce açık bir tespit yapmış ama aradan geçen zamanda terörist olduğunu iddia ettiği kişilere karşı herhangi bir yasal işlemde bulunmamıştır. Oysa ki OHAL kapsamında çıkarılan 667 sayılı kanun hükmünde kararnamenin 6749 ve 7333 sayılı yasaları belediyelerdeki sakıncalı personelin işten çıkarma yetkisinin 31 Temmuz 2022 ye kadar İçişleri Bakanı’na vermiştir. Yani Bakan Soylu, sayı ve örgüt ismi vererek terörist tespit etmiş ama 8 ay boyunca terörist diye iddia ettiği kişileri işten çıkarmıştır. Bir süre sonra mülkiye ve fetişler eliyle terörle ilişkili personel soruşturması İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde başlatılmıştır. Bu süreçte İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin kuruluşları ve iştirak şirketleri talep edilen her türlü bilgiyi soruşturma makamlarına sunmuştur. Fakat burada da hukuksuzluklar devam etmiştir. Mülkiye müfettişleri İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne geldiğinde 8 kişilik ekibin başında bir baş müfettişi vardı. Yaza doğru bu müfettiş heyet başkanlığından alındı ve Ankara'ya çekildi. Heyetin yeni başkanı bir dönem Ak Parti'den milletvekili adayı olan bir kişiydi. Bu kişi aynı zamanda Ekrem Başkan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan sonra Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemiyle ilgili 28 ayrı özel soruşturma açan ve yürüten bir kişiydi. Sonrasında sayın bakan geçen yıl 557 adet dediği terörist sayısını ülkedeki enflasyon oranında arttırmış ki sayıyı 1668’e çıkardı. Fakat bu konularda kesinlikle İBB’ye bilgi verilmedi. Dolayısıyla bir yıldır İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden var olduğu iddia edilen teröristlere ulaşmak ve haklarında yapabileceğimiz yasal işlemleri yapmak için mücadele ediyor olmasına karşın Bakan Beyin engeline takılmaya devam ediyor” dedi.
HÜKÜMLÜ VEYA SİYASİ YASAK KONUSUNDA DAHA KESİN BİR KARAR YOK
CHP Grup Sözcüsü Nihat Terzi’nin Ekrem İmamoğlu’nun mahkumiyeti ile ilgili konuşması üzerine cevap veren Belediye Başkan Yardımcısı Can Gökhan Balekoğlu, Ekrem İmamoğlu için daha kesinleşmiş bir yargı kararı olmadığını dolayısıyla hükümlü veya siyasi yasaklı olmadığını belirtti.
Can Gökhan Balekoğlu; “CHP Grup Sözcüsü Nihat Terzi Ekrem İmamoğlu'na verilen yargı kararı hakkında görüşlerini beyan etti, ben de bu konu hakkındaki görüşlerini beyan etmek istiyorum. Öncelikle bilindiği üzere Sayın İBB Başkanının Yüksek Seçim Kurulu verilerine söylediği bir ifadeden dolayı başlayan hukuki süreçte ilk derece mahkemesi tarafından verilen karar nihai bir karar değildir. Henüz herhangi bir hukuki ve idari sonuç yoktur, yargı süreci devam etmektedir. Nihai karar istinaf ve Yargıtay sürecinden sonra ortaya çıkacaktır. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili an itibariyle kesinleşmiş bir mahkumiyet ve siyasi yasak kararı söz konusu değildir. Dolayısıyla mahkemenin verdiği kararın hukuki, idari ve siyasi sonuçlarını değerlendirmek için yargı sürecini tamamlamasını beklemek zorundayız. Durum böyleyken ve bu durum herkes tarafından bilinirken, kendi iç siyasi rekabetin ve çekişmeyi saraçhane meydanında taşıyarak bunlar siyasi sonuç üretmeye çabanızı gördük. Hayretle izledik milletimiz şahittir ki AK Parti hiçbir zaman siyaset dışı alanlarda güçlü değiştirme peşinde olmamıştır, bundan sonra da olmayacaktır.
Yine milletimiz şahittir ki, AK Parti'nin siyaset anlayışında siyasi rakipleriyle sandıkta rekabet etmenin dışında herhangi bir yöntemi yoktur. AK Parti bugünlere mahkeme tutanaklarına değil, sandık sonucu sonuç tutanakları ile gelmiştir. Yargı vesayetinin değil, seçmen iradesini esas alan bir siyasi harekete yapılan ithamları şiddetle reddediyoruz. Şunu da söylemeliyim ki, AK Parti bu davanın tarafı değildir. AK parti’nin gücü sahne arkasındaki masalardan ve pazarlıklardan değil, milletimizin büyük teveccüh ve desteğinden gelmektedir. Bizler geçmişte olduğu gibi şimdi de milletimizle bir olmaya çalışırken, sizin mahkumiyet kararını büyük bir gösterişle kutlamanın takdirinide aziz milletimizin ferasetine bırakıyorum.
İBB’deki terörle ilişiği olduğu gerekçesiyle soruşturma başlatıldı. Söz konusu soruşturmanın kapsamı tarihi vereceğim. 1 ocak 2019 da 31 aralık 2020 arasını içermektedir. 1668 kişinin bulunduğu bu dönemde işe alınan 25361 kişi var. Bu 1668 kişinin 1427 kişi Sayın İmamoğlu döneminde, 191 kişi Mevlüt Uysal döneminde, 50 kişisi de ara dönemde Vali Ali Yerlikaya zamanında işe alınmıştır. Bu 191 + 50 kişinin istihbari kayıtları var, işe alınmalarına herhangi bir engel yok. Sayın imamoğlu döneminde de işe alınanların 505 kişi hakkında soruşturma dosyası mahkemeye intikal etmiş durumdadır. İmamoğlu'nun hiçbir açıklamasında bunlarla ilgili değil sadece içişleri bakanlığına topu atarak kendisinin hiçbir işlem yapmadığını, terörist olmadığı yönünde bir açıklaması yok. Eğer kendileri bunları incelersek zaten göreceklerdir ama sonuç mahkemeye intikal etmiştir. Bu intikal sonucunda verilecek kararın hep birlikte göreceğiz. O zaman da net bir şekilde bunları göreceğiz. Zaten aslında olay yansıyan birkaç tane de olaydı. Kendileri de biliyorum” dedi.
Can Gökhan Balekoğlu Kiptaş konutları ile ilgilide üç yıldır ortaya bir plan konulamadığını daha yeni planlama için fikir alındığının altını çizdi.