İbrahim Kaya, Diyanet İşleri Başkanlığında yeni göreve başlayan Kur’an Kursu Öğreticisi, İmam-Hatip ve Müezzin Kayyımlara seslenerek, mensubu bulunduğunuz kurumun değerlerine layık olmaya çalışın, açıklamasında bulundu.
Diyanet Hak ve Adalet Sen Genel Başkanı İbrahim Kaya, Diyanet İşleri Başkanlığında yeni göreve başlayan Kur’an Kursu Öğreticisi, İmam-Hatip ve Müezzin Kayyımlara seslenerek, mensubu bulunduğunuz kurumun değerlerine layık olmaya çalışın, açıklamasında bulundu.
Yüce Allah’ın Peygamberlerine yüklediği tebliğ görevini Peygamberlerden sonra din âlimlerinin üstlendiğini, günümüzde ise bu görevi din görevlilerinin camilerde yerine getirdiklerine dikkat çeken Kaya, Hz. Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ves’s selam’ın sağlığında ilme önem verdiğini ve “ilmi öğreniniz onu insanlara öğretiniz, feraizi öğreniniz onu insanlara öğretiniz, Kuranı öğreniniz onu insanlara öğretiniz (Dârimi, mukaddime 24, ferâiz l; Tirmizî, ferâiz 2) dediğini, Mücadele Suresi 11. Ayette de Cenabı Allah’ın “Allah iman edenleri yüceltir, bunlardan kendilerine ilim verilenleri kat kat derecelerle yükseltir“ buyurduğunu, bu nedenle ilme gereken önemin verilmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Diyanet İşleri Başkanlığına yeni atanan ve atanacak olan din görevlisi kardeşlerime öncelikle mensubu bulunduğunuz kurumun değerlerine sahip çıkın ve bu kuruma layık olmaya çalışın, diye tavsiye de bulunmak istiyorum. Çünkü ifa edeceğiniz görev Hz. Peygamber Efendimiz’den sizlere mirastır. Ne mutlu sizlere ki Efendimiz Resul-u Ekrem’in görevini ifa edeceksiniz. Bu nedenle üzerinize ağır bir sorumluluk alıyorsunuz. Ateşten gömlek giydiğinizi bilin! Topluma rehberlik edecek, gece-gündüz demeden özverili bir şekilde çalışacaksınız. Bu kutsal görevi maddiyatla ölçmeye kalkmayın. Görevinizi en iyi şekilde ifa edebilmek, toplumsal sorunlara doğru çözümler üretebilmek, cemaati bilgilendirmek ve topluma örnek olup rehberlik yapabilmek için dine ve ilme önem verin. Hiç durmadan okuyun. Rabbimiz, Zümer Suresi 9. Ayette “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” buyuruyor. Hz. Peygamber Efendimiz de ilim konusunda şunları söylüyor; “Ya âlim ol, ya öğrenci ol, ya dinleyici ol, ya da bunları seven ol, sakın bunların dışında bir beşincisi olma yoksa helak olursun.”, “Kim ilim talep etmek isteğiyle yola çıkarsa Allah onun yolunu cennete ulaştırır. Melekler ilim talebesine hoşnutlukla kanatlarını gererler. Muhakkak ki âlimler için göklerde ve yerde bulunanlar istiğfar ederler hatta denizdeki balıklar bile. Âlimin abide üstünlüğü ayın diğer yıldızlara üstünlüğü gibidir. Şüphesiz ki âlimler nebilerin varisleridir...” (Tirmizi, İlim, 19). Şüphesiz ki Rabbimizin ve Hz. Peygamber Efendimizin sözleri din görevlileri için hem bir emir hem de bir nasihattir. Bugün camilerde din ve ilmi insanlara ulaştıranlar din görevlileridir. Kur’an, Tefsir, Hadis, Kelam, Fıkıh ve diğer dini alanlarda yetişen din görevlilerimiz muhakkak ki topluma rehberlik yapabilecek, itikat, ibadet ve ahlaka dair konularda toplumumuzu bilgilendirme ve aydınlatma görevini en iyi şekilde yerine getirebileceklerdir. Bu nedenlerle görevinizin gerektirdiği şekilde kuruma aidiyet duygusuyla bağlı kalın. İlime önem verin; öğrenin ve öğretin. Gelecek yeni nesil sizlerin elinde şekillenecektir.”