Hakkıdır hakka tapan milletimin istiklar Hakkıdır hür yaşamış milletimin istiklal.... 15 Hain saldırının yıl dönümünde şehitlerimizi Rahmetle anıyoruz...
15Temmuz hain saldırısının 3. Yılını yaşarken, 15 Temmuz´un ne olduğunu anlamamız gerekir.
15 Temmuz basit bir yönetime talip olmak için yapılan bir darbe, siyasi iktidarı düşürme girişimi değildir.
15 Temmuz Türkiye´nin Varlık ve bekasına yapılan bir saldırıdır. Milletimizi kardeş kavgasına sürükleme girişimidir. Türkiye´yi uluslararası arenada aciz düşürme girişimidir. İslam dünyası gözünde son kale olan Türk devletini yıkma girişimidir. Milli birliğimizi yok etmek için yapılan bir hain saldırıdır. Şunu unutmayalım ki, 15 Temmuz´un kahramanı dik duruşuyla, metanetli duruşuyla millettir.
Türkiye´de 15 Temmuz ilk defa yaşanmadı, son defa da yaşanmayacak. Bu topraklara ecdadımız elinde kefeniyle gelmiş bizlerde elimizde kefenimizle yaşamak zorundayız.
Tabi elimizde kefenimizi taşıyoruz diye kimden geldiğini araştırmayacak, tedbir almayacak değiliz.
Biz 15 Temmuz´ların benzerini, Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde değişik renk ve resmini kaç kez yaşadık.
Siyonizmin siyasi taşeronu ABD CİA vasıtasıyla ve ülkelerdeki uzantılarının organizasyonu vasıtasıyla ülkelerin yönetimlerine müdahale edip içişlerine karışarak, yönetimlerini değiştirdiği gibi ülkeyi karıştırıp iç savaşı tetikliyor. Bazen Arap baharı diye karşımıza çıkar, bazen gezi direnişi diye bazen de özgürlük getireceğiz diye görünür. Okyanus ötesi dalgalar bir şekilde ülkeleri afadı altına alır.
15 TEMMUZ FETÖ ÜZERİNDEN CİA OPERASYONUDUR
İşte 15 Temmuz hain saldırısı da bu tertiplerden biri. FETÖ üzerinden, CİA´nın Ordu içindeki hainler tarafından, CİA´nın Türkiye ayağında görev yapan hain uçlar organizesiyle yapıldı. Yani 15 Temmuz FETÖ üzerinden yapılan bir CİA operasyonudur.
FETÖ nedir diye sorduğumuzda karşımıza Vatikan projesi, Ilımlı islam ve dinlerarası diyalog projesinin uygulayıcısı CİA kontrolün de oluşturulan İslam görünümlü misyonerlerdir. CİA´nın Türkiye´deki organizatörü de CNN Türk ekranlarında ?Erdogan´ı biz destekliyoruz, bu listeleri biz cezaevinde hazırladık, yargı altın çağını yaşıyor tüm gericileri temizledik? diye itiraf etmesine rağmen kimsenin ses etmediği Kişi ve grubudur.
FETÖ operasyonlarında da maalesef ülkeyi yönetenlerin meşrulaştırmalarından ve referans olmasından okullarında okuyan, bankasında çalışan inanmış insanlar zarar gördü asıl hain tabaka zarar görmedi. 15Temmuz sonrası ihraçlarda yanlış bir uygulamaydı. Çok sayıda suçsuz insanlar leke aldı ve işsiz kaldı. Çok sayıda kadın ve çocuk cezaevlerinde mağdur oldu. Adil operasyonlar yapılmadı, cezalar verilmedi.
Yapılan hain olayların geçmişini, oluşumunu, geleceğini iyi tahlil etmediğimiz zaman tedbirleri de doğru alamayız.
DURUŞUMUZ MİLLİ YERİMİZ DEVLETİN YANI
Bu durum ülkemizde hep yaşanacaksa ki, yaşanacak o zaman ne yapmalıyız diye aklımızı zorlamamız gerekir.
Yapılması gereken işlerin bir yönetim ayağı, birde bireysel ayağı vardır.
Duruşumuzu, durduğumuz yeri iyi bilmemiz gerekir.
Ülkeyi kimin yönettiği, nasıl yönettiği değil, düşüncemiz ne olursa olsun bu durumlarda bireysel olarak duruşumuz milli, yerimiz devletin yanı olmalıdır.
Asıl önemli olan ise yönetimin ne yapması gerektiğidir. Ülkeyi yönetmeye talip olanlar öncelikle birilerinin gücüne, imtiyazına, desteğine ihtiyacı olmadan milli güçlerin yani milletin gücüyle, milli menfaatlerimize uygun projelerle gelmelidir.
Ülkeyi yönetenler bir takım kişi ve kuruluşların imtiyazıyla değil samimi ve ehil, illa alnı secdede olan değil liyakatli ve dürüst kadrolara yer vermelidir. Devlet kadrolarını hain tuzaklardan korumalıdır. Adil bir yönetim oluşturmalı, adaletten ayrılmamalı, hürriyetlerin önünü açmalıdır. Toplumu düşüncelerinden dolayı kutuplaştırmamalıdır.
Milli birlik ve beraberlik yalnız ben bilirim yanımda olun demekle olmaz.
Sorgulanmayacak tek kelam Allah kelamıdır. Ülkeyi yönetenler insan olduğuna hata yapma hakları da olduğuna göre, tenkit de sünnet olduğuna göre tenkitlere kulak vermeli, yararlanmalı, tenkit yapanların bilgisine baş vurmalıdır.
Ülkenin gerçekten milli politikalar üreten, milli değerlere bağlı kişilerin fikirlerine itibar etmeli bir masa etrafında toplamalı istişare müessesini işletmeli diyalog ortamını sağlamalıdır.
Siyaseti milli güçlerle birlikte Türkiye´nin kendi mecrasında üretmeli dış kaynaklardan medet ummadan büyük fotoğrafı vermelidir.
Temeli sağlam yapılan bir devlet yapısına hiç bir güç zarar veremez hele ki, Türk milleti elele, gönül gönüle verirse....
Allah bir daha bu ülkeye, bu millete hain saldırılar yaşatmasın. 15 Temmuz ve terör olaylarında şehit olanlara rahmet gazilerimize sağlık ve selamet dilerim.
İstanbul
21.11.2024