Türk Siyaseti Yeniden Şekilleniyor (4) AK Parti Dönemi (2) yazımda “AK Parti’nin iktidarı döneminde Eğitimden, sağlıktan ve FETÖ’den bahsettim. Bu bölümde de PKK, Toplum değerlerinden bahsedeceğim.

ELLERİYLE AYAKLARIYLA PKK’NIN SİYASİ AYAĞI MEŞRULAŞTI.

PKK aynı BOP projesi içinde Kürt elbisesi giydirilmiş bölgeyi kanayan yara halinde tutması, Barzani’ye yardımcı olması için Türkiye’nin önüne konulmuş bebeklerden birisidir.

AK Parti iktidarı bir çok konuda olduğu gibi bu konuda da doğru proje yanlış uygulamalar yaptı. Çözüm süreci doğru proje olmasına rağmen yanlış uygulandı. Kürt açılımı, Kürt siyaseti, çözüm süreci üçgeninde terör örgütü ile masaya oturuldu, meydanlarda bebek katilinin mektupları okutuldu, mitinglerde halaylar çekildi PKK uzantısı parti, Kürt siyasetinin etkisiyle yüksek oy alınca eyvah denildi.

Silahlarıyla ülkeye giren teröristlere müdahale edilmedi, Hendek kazılmasına göz yumuldu sonra operasyonlarla şehirler yıkıldı normal, mütedeyyin vatandaşlar mağdur oldu.

MUHAFAZKARLAR RAHATSIZ OLDU

Bir toplum sadece ekonomik zenginliğiyle değil toplumsal değerleri, toplum ahlakı, aile hayatının sağlam olması, çekirdek, büyük ve geniş aileleri ile birlikte yaşar.

AK Parti iktidarı döneminde de toplum ahlakı ve toplumsal değerlerin kaybolmasını sağlayan bazı kanunlar ve yapılaşma, toplumu özellikle de muhafazakar kesimi rahatsız etti. 2004 yılında çıkarılan zina kanunu, İstanbul sözleşmesi ve kanunları, büyükşehirlerin kalabalıklaşması, ekonomik sıkıntılar toplumsal ahlakı yok etti.

Birlikte yaşamanın önünün açılması, sapkın yaşamlara izin verilmesi toplumda ciddi sıkıntılar meydana getirdi. 3 Y ile gelen AK Parti iktidarı yolsuzluklara göz yumdu. Hatta hediye rüşvet olmaz, yolsuzluk hırsızlık değildir fetvaları verildi.

%50’YE YAKIN OYU NEDEN ALDI?

Tabi diyeceksiniz bu anlattıkların varken neden her seferinde %50’ye yakın oy aldı.

Evet öncelikle 2002 operasyonuyla 2007 seçimlerinden sonra muhafazakar ve merkez sağ seçmenin başka seçeneği kalmadı. Türk seçmeni hala %70 - %30 paydasıyla devam ediyor. Bunun %20 civarı kemik oyların sahibi olan partilere giderken %50 civarının başka oy verecek kapısı yoktu. Çünkü merkez sağ seçmenin kulvarındaki AK Partinin rakibi ne belli bir ideolojisi olan, sınırlı kemik oyu olan CHP nede MHP olurdu. Gene kendisi gibi merkez sağa hitabeden bir parti olurdu. Dolayısıyla seçmenin başka seçeneği yoktu, muhafazakar ve merkez sağ seçmen AK Partide toplandı. Birde ilk döneminde ciddi borçlandırılan seçmen biçare tekrar tekrar vermek zorunda kaldı.

2013 sonrası da algı siyasetinin esiri olarak aman sıkıntı çekelim ama vatan elden gitmesin diye her defasında oy verdi. 

DOĞRU POLİTİKA OLSAYDI

Her iktidarda olduğu gibi doğru ve yanlışlar birlikte yaşandı. Göz kamaştıran başarılı işler yapıldı ama katma değeri topluma yansımadı, gündelik dertlerine çare olmadı.

Sayısal gücüyle uzun yıllardır iktidar olan AK Parti bugün olanlara bakıldığı zaman toplumun ihtiyaçlarına çözüm bulamadığı gerçeğiyle karşı karşıya kaldı.

19 Yıl iktidar olan bir ülkede ekonomik kriz, siyasi kriz, kutuplaşma her türlü olumsuzluk var. 

Ülke en ufak olumsuzluklarda bile dış güçler korkusuna ve 70 yıldır iktidar olamayan CHP korkusuna sığınarak yaşar hale geldi.

Eğer gerçekten adaletin var olduğu, ekonominin toplum katmanlarına dağılmış olsaydı, borçlanma ve sadaka ekonomisi uygulanmasaydı, toplum değerleri ve toplum ahlakı kaybolmasaydı şu an AK Parti %30’a düştü mü, düşmedi mi konuşulmaz %65 oy oranına ulaşırdı.

AK PARTİ KURTULUR MU?

Türk siyaseti kendi mecrasında gitmiyor. Önceki yazılarımızda da görüldü ki belli zamanlarda Türk siyaseti yeniden dizayn ediliyor, yapılandırılıyor.

AK Partinin durumunu yeni dizayn bölümü içinde ele alacağım. Ama şu kadarını söylemek gerekirse Türk siyasetini dizayn eden toplum mühendislerine karşı dirayetli bir yapı oluşturduğu, yeniden yapılandığı zaman 19 yıllık yanlışlarını görüp, toplumu rahatlatacak kalıcı çözümler ve icraatlar ortaya koyduğu, adaletsizliği değil adaleti savunduğu zaman, toplumdaki kutuplaşmayı yok ettiği zaman kurtulur.

Ama 2010 yıllarından bu tarafa görülen o ki, AK Parti ufak ufak dalı budağı kesilmiş, iç dünyasında parçalı bulutlu yaşayan, güçler savaşına dönecek bir yapıyla karşı karşıya. Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan partinin başından çekildiği anda da parça parça olacak.

Aslında AK Parti Ahmet Davutoğlu zamanında Treni kaçırdı. Davutoğlu genel başkan iken il başkanlarına yaptığı bir konuşmada Partinin kuruluş değerlerinden kaydığını, uzaklaştığını  belirtmişti. Daha sonrası açıklamalarında da bunu defaatle dile getirdi. Recep Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanıydı. Devam et deseydi yapılaşma değişebilirdi.

Recep Tayyip Erdoğan metal yorgunluk dedi, değişeceğiz dedi ama hiçbir şey değişmedi. Değişmesi mümkün değildi oluşan yapıda ilikler birbirine geçmişti. Şimdi baktığımız zaman  değişen teşkilatların varlıklarıyla yoklukları belli değil. Bu teşkilat yapısıyla AK partinin kendini kurtarması çok zor görünüyor. İstanbul’u kaybeden, oylar çalındı diye seçmenin gözünün içine baka baka yalan söyleyenler şimdi genel merkezde yönetim kurlunda.   

Tabi ki, AK Parti dönemi sayfalar dolusu kalın kalın kitaplara sığacak kadar olumlu ve olumsuz icraatları var. Hiçbir yerde ve hiçbir zaman her şey hep doğru hep yanlış olmaz. Yaratılış fıtratı Doğru ve yanlışı birlikte yaşıyoruz. Türk siyaseti yeniden dizayn ediliyor yazımızın son dönemini anlatırken AK partinin olumsuz yönlerini ortaya koyduk ki, bu hale nasıl geldiği görülsün diye.

Bir sonraki yazı  Türk Siyaseti Yeniden Şekilleniyor (6)  yazımızda derenin nasıl bulandırıldığını, Türk siyasetinin yeni dizayn figürleri ve bundan sonraki şekillenme öngörümü ortay koyacağım.